Karasakız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Karasakız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zift

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Umma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümit

Hiddetlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelendirmek, Kızdırmak

Elmastıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmas

Öğretim Programı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı, Müfredat Programı

Katmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Beslemek, Karıştırmak, Koymak, Salmak, Ulamak, Vermek, İlave Etmek

Kabul Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resepsiyon

Cezbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşku

Sefil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Kembağal, Yoksul, Perişan, Zavallı, Bayağı

Sergilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşhir Etmek, Nümayiş Ettirmek, Sergiye Koymak

Karmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çengel, Kanca, Karıştırmak, Olta

Armada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donanma

Mimar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örekçi

Terk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakma, Ayrılma

Sebil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Hayır

Şeamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuzluk

Kâbus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karabasan, Sıkıntı

Ata Baba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ata

Kınama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplama

Ütopik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşülküsel

Çalıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koç, Antrenör

Meşum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz

Şemail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Karakter

Mütevazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü, Kurumsuz; Gösterişsiz

Mülakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma

Salıvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek, Koyuvermek, Serbest Bırakmak

Gösteri Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış Etmek, İfa Etmek

Dilmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirici, Çevirmen, Tercüman

Gabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Anlayışsız, Ahmak, Kalın Kafalı

Münferit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Ayrı, Tekil, Bireysel, Yalnız, Kendi Başına

Sükût kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü