İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tekne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
Kaşkol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
İbra Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
Dizayn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarım
Çatkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mensup; Çatık
Destur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Savulun, Müsaade
Yol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklık, Çare, Sistem, Yolculuk, Defa, Erkân, Ezgi, Gaye, Hat, Hız, Kere, Kez, Maksat, Metot, Minval, Muamele, Reçete, Sefer, Sırat, Suret, Şekil, Tarz, Uğur, Usul, Vadi, Yöntem, Araç, Nizam, Tutum, Gidiş, Amaç
Salname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
Yıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
Delgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matkap
Nezih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Ahlaklı
Çabalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceht, Gayret Etme
Pile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
Yeknesak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Monoton
Çokgen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Düzlem, Mudaila
Süzük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf
Kontratak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Akın, Karşı Saldırı
Kâtip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sekreter, Yazman
Harbi Deste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müfreze
Ürüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasılat
Mey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Şarap
Tunç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bronz
İlbiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salyangoz, Sümüklü Böcek
Bağımlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
Sipariş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak
Duruşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme, Murafaa
İş Kadını kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı
Yetkili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezun, Salahiyetli, Salahiyettar, Sorumlu
Üzüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem
Nema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüme, Gelişme, Çoğalma, Faiz, Ürem
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.