Omuz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Omuz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çiğin, Dal

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Boğum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eklem, Mafsal

Esaslanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşmek

Düşük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Uşak Saldırma

Dragon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ejderha, Büyük Yılan

Konik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrimsel

Şanından Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşmak

İsyan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak

İrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelir

Usanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkkınlık, Sıkıntı, Üzüntü, Bıkma

Eğilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meyletmek, Yamulmak, Yatmak

Lütufkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibar

İrtihal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek

Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza

Uygulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik Etmek, Vurmak, Yapmak

Vasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varan, Ulaşan, Birleşen

Mırıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırlamak

Üstat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehil, Usta

Muvazzaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Ödevli, Ödevlenmiş

Şahsiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişilikli

Seyirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görümlük

Stadyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Spor Alanı

Haydamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek, Kovmak

Kristal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırça, Billur

Soğuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, İtici, Şekerrenk

Felç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damla, İfliç, Nüzul, Sekte, İnme

Köken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Kök, Menşe, Soy, Orijin

Mukabele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık

İzansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışsız

Merkeziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkezcilik, Özeklik, Merkeziyetçilik

Aktifleştirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinleştirici

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü