Muhtaç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Muhtaç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yoksul, Fakir, Gereksinimli, Eksikli

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Uygulanmaz Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak

Malaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda

Hayırlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Hayır, İyi, Yararlı

Zekâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Yürütme, Anlak, Dirayet, Zeyreklik, Feraset, Kafa

Belgelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkarmak, Tevsik Etmek

Yüklü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Varlıklı

Tersine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksine, Aykırı, Bilakis

Otonomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Muhtariyet

Tereddüt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak

Raptetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İliştirmek, Berkitmek, Tutturmak

İntisap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Taraftarlık

Danışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvazaa

Belirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebellür Etmek, Tezahür Etmek, Tebarüz Etmek, Sarahat Kesp Etmek, Dolaşmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Uçmak, Uyanmak, Zahir Olmak

Esenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Sıhhat, Selam Et, Afiyet

Pinek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tünek

Eften Püften kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız, Derme Çatma, Çürük, Değersiz

Tümsekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışbükey, Kabarık

Tanıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak

Önce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvel, Evvela, Evvelce, İlkin, Peşin

Nükleer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdeksel

Üzülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessür

Partisip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç

Mecnun Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek

Baz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Esas

Sıçanotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsenik

Bendegân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullar, Köleler

Tabii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Olağan, Saf

Keşikçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi

Kıtipiyoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Kötü

Lekelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirletmek, Suçlamak, Kötülemek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü