Murakabe Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Murakabe Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Denetlemek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Meczup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Sapık

Süratle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hızla, Çabucak

Sayrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta

Havlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silgi

Elöpen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kertenkele

Grafiker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizgeci

Çıkarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı Atmak, Sökmek, Koparmak, Neşretmek, Anlamak, Atmak, Boşaltmak, Bulmak, Elde Etmek, Gidermek, Giysi, Göndermek, Göstermek, Hatırlamak, Kazımak, Sağlamak, Sezmek, Soymak, Söylemek, Sunmak, Yapmak, Yayımlamak, Yollamak

Birleşmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürekkep

Sistematik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizgesel, Düzenlice

Evlatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besleme

Otlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaylak, Salmalık, Mera

Alperen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Mücahit

Mazhar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzuya Yetişmek, Ulaşmak

Adam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Erkek, Mert, Eş, Koca, Kişi, İnsanoğlu, Herif, Zat, Zevat

Arkadaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Refik, Tomdaş, Yoldaş, Hempa, Bacanak, Eş

Kalmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kala

Spekülatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurgusal, Vurgunsal

Teleolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ereksel, Erekbilimsel

Şekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Tarz, Tutum, Yol, Taslak

İnsicamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarlı

Galebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenme, Çokluk, Yengi, Üstünlük

Müdire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici

Ulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirmek, Eklemek, İlave Etmek, Katmak

Kapasite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek

Boylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endamlı, Uzun Boylu, Boylu Boslu

Yoksulluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, İhtiyaç, Sefalet, Zaruret

Dizayn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarım

Encam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelecek, Akıbet, Son, İşin Sonu

İm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Eser, Gösterge, İşaret, Telmih, Belirti, İz

Eşya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü