Nevi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Nevi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tür, Çeşit

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Dış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Hariç

Maksimum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çat, Azami

Deprem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı

Mefhum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavram

Perdah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlatma

Veciz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlü, Aydın, Kıssa

Zulmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıymak, Eziyet Etmek, İşkence Etmek

Salman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Başına Buyruk

İnhidam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme

Asılgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askı

Şakımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ötmek, Söylemek

Kızılyara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şirpençe

Nötr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarafsız, Yansız

Külüstür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski

Varlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon

Rakkase kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köçek

Barınak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Yurt, Barı, Melce

Birikmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek, Yığılmak, Yığışmak, Toplanmak

Anlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Etmek, Soruşturmak, İdrak Etmek, Sezmek, Fark Etmek, Bilgisi Olmak, Başa Düşmek, Bilmek, Çakmak, Çıkarmak, Derk Etmek, Düşünmek, Görmek, Hissetmek, İhata Etmek, Paykamak, Takip Etmek, Yakalamak

Azamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Çalım, Kurumlanma, Onur, Gurur, Gösteriş, Görkem, Heybet, Kurum, Tekebbür

Formel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçimsel, Örgün, Resmi, Şeklî

Camekan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergen, Vitrin, Camlık , Göstermelik, Gözlük

Temaşaya Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahnelemek

Denktaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eşit

Naşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü

Ondalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşar, Aşari

Önceden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvelce, Peşin, Peşinen

Yeter Sayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nisap

Tahkim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek

Adıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamir

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü