Veciz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Veciz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Özlü, Aydın, Kıssa

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Taraftarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yandaşlık, İntisap

Muhafız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruyucu, Sakınan

Yapımevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmalathane

Kaldırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kriko

Ulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Bulmak, Çatmak, Dayamak, Dayanmak, Değmek, Elde Etmek, Erişmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Göndermek, İnmek, Kavuşmak, Mazhar Olmak, Tutmak, Uzanmak, Varmak, Vasıl Olmak, Yansımak, Yetişmek, Yetmek

Yargıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakem

Mesnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Dayanak, İstinat, Makam, Mevki, Orun

Tefrik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak

Tahayyül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşleme, İmgeleme, Hayal Etme, Kılıklama

Turizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezim, Gezginlik

Gezinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak, Eğlenmek

Uygun Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Sığmak, Yakışmak, Yaklaşmak

Arınmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duru

Külliyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tamamıyla, Büsbütün

Ağız Dalaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma

Bahsetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Söz Söylemek, Söz Etmek, Temas Etmek

Genellikle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genel Olarak, Büyük Bir Çoğunlukla, Çoğu Kez, Çoğun, Çoğunlukla, Çoklukla, Ekseri, Ekseriya, Ekseriyetle, Umumiyetle, Umumen

Mat Kalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşalamak

Gerekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lazım Olmak, İcap Etmek

Şef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lider, Önder, Yöneten, Baş

Bandaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sargı, Bağ

Yeter Sayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nisap

Kâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Kimi Zaman

Edviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baharat

Uşaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahim

Kaydetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek

Yılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Korkmak, Usanmak, Ürkmek

İstihfaf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçümsemek

Narahatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku

Yaldız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zer, Zerli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü