Nizami kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Nizami kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düzenli, Kurallı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sarrafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarraflık, Baş

Onarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamirat, Tamir, Restore Etme

Okullu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci

Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek

Denetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek

Aşkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçkin, Üstün, Çok, Fazla

Dağınık Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak

Lakap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takma Ad, Müstear

Minimum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asgari, En Az, Azra, En Aşağı

Kocamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak

Odunsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kaba

Yakınsak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütekarip

Sapak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayritabii, Anormal

Defetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savmak, Savuşturmak, Kovmak

Şapka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasket, Kep, Başlık

Mübayaa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satın Almak

Beş On kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz

Prodüktivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üretkenlik, Verimlilik

Değişmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin

Basımevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matbaa

Tevkici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişancı

Bağlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek, Alışmak, İlişmek, Tapmak

Asıllı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu

Kifayetlenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İktifa

Nakışsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezeksiz

Cazibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekim, Hava, Alım, Alımlılık, Çekicilik, Albeni

Mikâp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küp

Örekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mimar

Meğerse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meğer

Derman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Takat, Mecal; İlaç; Çıkar Yol, Çare

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü