Numune kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Numune kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Emsal, Göstermelik, Örnek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Muamele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Davranış, İşlem, Yol, Yöntem, İz

Yüzsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Sıkılmaz, Arsız, Vicdansız, Çekinmez, Hayasız

Nabekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Haylaz, Serseri

Mahkeme Kapısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme

Direnme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukavemet

Emektaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş Birliği, Teşrikimesai

Gönüllenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Darılmak, Gücenmek

Demet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Çiçek Bağlamı, Deste, Huzme, Lifli Kordon, Kelep, Kalın Kaytan

Hayır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lütuf, İyilik, Fayda, Yarar, Sevap, İyi, Yardım; Yok, Öyle Değil, Olmaz

Sabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Çocuk

Ana-Baba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn

Astragan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karagül

Düzmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahte

Kömek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaheret, Torpil, Yardım

Erir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münhal

Görüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayal, Hayalet, Manzara, Sahne

Münderecat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler

Kuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet

Uyumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Eğreti

İlkelce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel

Gocunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acışmak, Çekinmek, Kaçınmak, Üstüne Götürmek, Alınmak

Ebemkuşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Yağmurkuşağı

Müzeyyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş

Tarih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün

Sakman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız

İnşaatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıcı

Ecdat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atalar, Dedeler, Ata

Hristiyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsevi, Nasrani

Azletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Azat Etmek, Kenar Etmek

Daim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devamlı, Sürekli, Ara Vermeden, Boyuna, Daima, Sonsuz

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü