Mukabele kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Mukabele kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Karşılık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sönük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Zayıf

Kifayetlenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İktifa

Kerevet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Sedir

Mihmanhana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otel

Uyandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak, Uyarmak

Hahiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rica

Fora Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak, Çözmek

Kısık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır

Kaldırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kriko

Adlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü

Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak

İttihaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutma

An kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lahza, Kıpı, Zihin, Dakika, Fırsat, Enstantane

Mükerrer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlanmış, Yinelenmiş, Yinel, Tekrarlı

Karşı Durma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direniş

Görüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek

Akdarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cin Darısı, Cin Mısırı, Darı

Cumhur Reisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cumhurbaşkanı

Muzip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takılgan, Şakacı, Zarafatçıl

Defin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömme

Eleştirmeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi

Müddeiumumi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savcı

Gönder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak Ağacı, Üvendire

Tasarruf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Tutmak

Muntazam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Manzum, İntizamlı, Düzenli, Derli Toplu

Fındıkkıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşveli, Şuh, Baştan Çıkarıcı Kadın

Işıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı

Feminen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı

Hususi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özel, Spesiyal

İkram Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü