Parlamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Parlamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Parıldamak, Şahlanmak, Şıkırdamak, Yanmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Dengeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvazene

Malihülya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Sevda, Kuruntu

Sürücülük Vesikası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet

Bertaraf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek

Heykel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuk, Yontu

Şişko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolgun, Şişman, Toplu

Bazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birtakım, Kimi, Arada Bir, Ara Sıra, Kimi Zaman, Ayrım, Bazen

Nikbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük

Darmadağın Olma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezimet

Bakı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teftiş, Fal

Filan Falan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan

Alkım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebekuşağı, Eleğimsağma, Gökkuşağı, Alaimisema, Kavsi Kuzah

Acımaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zalim

Kararlaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin

Rezistans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç

Birinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk, En İyi, En Önemli, Öncü

Başkaldıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serkeş

Düzenli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Disiplinli, Düzgün, Tertipli, Derli Toplu, Kararlı, Manzum, Mazbut, Muntazam, Yerli Yerinde

Müttefik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik, Bağdaşık, Bağlaşık, Oyda Bir

Analiz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözümlemek

Yaraşıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yakışıklı

Hayatağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı

Medeniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kültür, Uygarlık

Topuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ökçe

Yapıp Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak

Dağılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmak, Saçılmak, Düzensizlik, Sirayet Etmek, Yok Olmak

Haberdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, Uyarı

Sütun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolon, Dergi, Direk, Duraç, Destek

Arzuhal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe

Denli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kadar

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü