Sıyırma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sıyırma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekmece

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Birlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek

Başağrısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı

Deri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Çadır, Dernek, Düğün, Gön, Ten, Toplantı

Açıkgöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Uyanık, Cingöz, Jandarma

Yanşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Boşboğaz

Kafa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet

Fukaralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Güçsüzlük

Emülsiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sütsü, Duyarkat

İntibak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Uyarlama

Pisboğaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Obur

Kürtaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazıma, Uşak Saldırma, Uşak Salma

Pineklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek

Arap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenci

Ilıklaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilıştırmak, Ilıtmak

Yönerge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talimat, Direktif

Eğimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal

Kombinezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Düzenleme, Tertip, Kolsuz Entari

Kanca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmak

Girişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Sarılmak, Tutmak, Teşebbüs Etmek

Hükümdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taht

Performans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başarım, Takat, Takat Sınırı

Spontane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlık, Kendiliğinden

Dokumacılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekstil

Diyalekt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lehçe

Şimşirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafes

Tavsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lengimek, Yavaşlamak, Gevşemek

Zehirsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağısız

Torba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Poşet

Afur Tafur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım

Çıldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek, Kulumak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü