Sabırsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sabırsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dayançsız, Çıdamsız, İvecen, Aceleci

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Vefat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek

Rabıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bağlama, Bent

Mazlum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgin, Çilekeş, Kıyıma Uğratılmış, Zulüm Gören

Orostopolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Dolap

Anmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak, Zikretmek

Cüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parça

Birlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek

Erkli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muktedir, Nüfuzlu, İktidarlı, Güçlü, Kadir

Lafazan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Zevzek, Çaçaron

Başkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Fark

Takip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleme, Kovalama, Kovuşturma

Hezimet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Darmadağın Olma, Tarumar Olma, Yenilgi

Haklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakkından Gelmek, Bozmak, Kırmak, Yenmek, Perişan Etmek

Platonizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Platonculuk

Gayrimakul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma

Umar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare

Titretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak

Yenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer, Yenik

Teamül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, İş, Verdiş, Yapılageliş

Üzgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cefa, Eziyet, Sıkıntı, Eza

Hoyrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakayıt, Selikasız, Kaba, Kırıcı Ve Hırpalayıcı

Benimsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Çıkmak, Kabullenmek, Onaylamak, Tesahup, Isınmak, Katılmak, Paylaşmak, Sarılmak, Tutmak

Taksim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Bölüşmek

Kespetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Dinmek

Misilleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengiyle Karşılama

İğne Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne Yapmak

Sekmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Tabure

Dava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celse, Sevgili, Sorun, Ülkü, Konu, Sav, Mesele

Cebbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorba, Kudret Sahibi

Tanış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanıdık

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü