Sakız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sakız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çiklet, Ak Reçine

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Anafor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Çevrinti, Çevri, Burgaç, Girdap

Fazlalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak

Hakendaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faraş

İmkânsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız

Öneri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teklif

Elbir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardakçı

Modernlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlık

İstida kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe

Teftiş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetlemek

Bulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek, Sürülmek, Sirayet, Çatmak, Çıkmak, Girmek, Sataşmak, Sirayet Etmek, Sıvışmak

Çare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu

Çimke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders, İbret

Bende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kul, Köle

İhtiyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Koca, Moruk, Pir, Seçme, Yaşlı, Kocamış, Erkinlik, Özerklik

Karamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek

Orta Tedrisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim

Kalorifer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Radyatör

Sallapati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Düşünmeksizin, Dikkatsizce, Saygısızca, Patavatsızca

Uşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Hizmetçi, Hizmetkâr, Kullukçu, Nöker, Tayfa, Erkek Hizmetçi

Betim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betimleme, Tasvir

Cazip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekici

Taşkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşın, Aşırı

Boşaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Tahliye Etmek, Dökmek, Aktarmak, Açmak, Çıkarmak, Kotarmak, Kusmak

Kuramsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazari

Kamera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınalga, Alıcı, Kameraman, Almaç, Kameriye, Çardak

Boylu Boslu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Yakışıklı

Baygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmış, Süzgün, Sevdalı, Aşık, Dökülmüş, Yığılmış

Murabba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dördül, Dörtgen, Kare, Reçel

Ezelî Takdir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı

Ağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudak, Gaga, Kavşak, Kenar, Uç

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü