Salınmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Salınmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Konmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Vazife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye

Dolgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Şişko

Anormal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağan Dışı, Sıra Dışı, Dengesiz, Aykırı, Aşırı, Düzgüsüz, Davranışı Bozuk, Deli

Heykel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuk, Yontu

Biriktirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Tutmak, Yığmak

Mıncıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örselemek, Sıkmak, Ellemek

Şaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydut, Kuldur, Soygunçu

Toplumsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumla İlgili, Topluma İlişkin, İçtimai, Maşerî, Sosyal

Restorasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarım, Yenileme

Buton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğme

Öbürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi

Örfi İdare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıyönetim

Müessis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu

Hat Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek

Ayrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hicran, İhtilaf

Sehiv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgı, Yanlış

Çekici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cazip, Ilımlı, Cazibedar, Dişi, Cazibeli

Uzantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatılmış

Mizah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülmece

Heybet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehabet; Büyüklük, Ululuk, Azamet

Pedagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci

Yaslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Dayak Olmak, Söykemek

Muallel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Sakat

Şafak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tan, Alacakaranlık

Jeotermik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl

Kovlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Kötülemek

Camgöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpek Balığı, Tamahkâr

Fosil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıl

Uzaktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahsen

Sanduka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makbere, Serdabe

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü