Sayfa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sayfa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Konu, Sahife

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yerinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf

Ayaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk Hava, Kuru Soğuk, Avlu, Açık Arsa, Işık, Aydınlık, Yıldız, Kel, Çardak, Balkon, Taraça, Tahtaboş

Beri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bu Yana

O Hâlde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demek Ki

Vatandaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurttaş, Tebaa, Uyruk

Yıldırımsavar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paratoner

İçbükey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Obruk, Konkav, Mukaar

Şema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekil

Çalışarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiilen

Güçten Düşmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin

Düzensiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Dağınık, Karışık, Perişan, Savruk

Yumulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Girişmek, Saldırmak, Kapanmak, Örtülmek

Sıkılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunalmak, Utanmak

Künh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Öz

Tahtakurusu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahtabiti

Zübde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz

Pupa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıç

Zindelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinçlik

Saçmalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan

Tirildemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Titremek

Jurnal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Habercilik, Kötüleme, İhbar Yazısı, Giziletim

Doğacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelecek

Nem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Rutubet, Teril, Höt

İzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak

Çör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık; Şeytan; Diken

Tefeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Selemci, Faizci

Koyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vadi, Derey

Uruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soy, Sülale, Tohum, Döl, Nesil, Aile, Kabile

Kanaatlendirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatminkâr

Tarih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü