Sayfiye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sayfiye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yazlık, Yazlak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Asil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Vekil Olmayan, Necabetli

Görgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe, Terbiye, Adabımuaşeret

Mutlaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle, Kuşkusuz, Yüzde yüz, Behemehâl, Herhalde, Ne Olursa Olsun

İbiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço

Şifalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltıcı

Yandaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraftarlık

İdam Sehpası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı

Mazeret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahane, Özür, Gerekçe, Zorluk

Lekelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek

İşlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Etkilemek, Geçmek, Gitmek, Nakışlamak, Yürümek

Itır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esans, Koku, Güzel Koku, Bur

Değişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mübadele, Takas, Varyasyon

Bahis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konu, Mevzu, Öcür, Söz, Laf

Parça Parça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lime Lime, Paramparça

Anonim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adsız, Ortak

Yiğit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürekli, Cesaretli, Delikanlı, Atak, Dayı, Efe, Er, Gözü Pek, Kahraman, Mert, Alp

Komedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürü

Tahmin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Ummak

Söylenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rivayet, Söz, Haber

Lojman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konut, Devlet Evi

Dalgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, Aymazlık

Ahit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ant, Antlaşma, Yemin, Devir, Zaman, Söz Verme

Tepik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekme

Demek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse

Atımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hallaç

Tabiplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik

Lup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç

Meyus Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek

Telhis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özet

İvmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Acele Etmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü