Seyretme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Seyretme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Temaşa

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Çakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Şimşek

Maket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Taslak

Danışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat, İstişare, Müzakere, Müşavere, Konuşma

Fetiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Put

Hâlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hal

Kuduz Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kudurmak

Takım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem

Korkutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkulu

Möble kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mobilya

Patron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşveren, Biçit, Kalıp, Sahip

Katar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimendifer, Tren, Taşıt Dizisi

Terelelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delişmen

İş Kadını kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı

Gür Gür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürül Gürül

Başvekalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başbakanlık

Değerinde Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmek

Psikolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tinbilimci, Ruhbilimci

Eğlendirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maskara

Döyeçlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pataklamak

Kaos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık, Kargaşa

Gözlemlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Müşahede Etmek

Sıkıntılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dar, Dumanlı, Kara

Sırt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dal

Check-İn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giriş İşlemi

Atlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süvari

Heba Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahvetmek

Dikeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sütun

Egemen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim, Hükmeden, Hükümran

Tarumar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darmadağın, Dağınık, Karışık, Perişan

Kerpiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuğla

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü