Soğuklaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Soğuklaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Soğumak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sarhoş Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olmak

Levha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta, Resim, Safiha, Tablo, Resim, Abela

Tıpkısının Aynısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp

Plaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Plak

Tabur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Küme, Yığın

Hoşlanmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, Yermek

Abanozlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matlaşmak, Sertleşmek

Meclis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay, Divan, İclas, Toplantı, Yığıncak

Kenetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bentlemek, Bitiştirmek, Kilitlemek

Cirim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hacim, Miktar, Oylum

Yalçın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Çıplak, Sarp, Dik, Kaygan

Sarkıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Salmak

Anut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnatçı

Derece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvam, Seviye, Aşama, Ayar, Basamak, Doz, Gömlek, Had, Kadar, Kademe, Merhale, Mertebe, Nokta, Not, Paye, Radde, Rütbe, Tabaka, Termometre, Kerte, Yalım

Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin

Pazartesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşembe

Üzüntülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Sıkıntılı, Dertli, Dokunaklı, Üzücü, Müteessir, Yanık, Yaralı

Yâddaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatır

Çökelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katık, Kesik, İkşimik; Çökel, Tortu

Paytak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık; Piyon

Güdelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovalamak

Şehirleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kentleşme

İntişar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak

Bateri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davul

Salip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haç

Birleşmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürekkep

Boşalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnhihal Etmek, Deşarj Olmak

Vasat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta, Muhit, Ortam, Şerait, Ara

Bereketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Gür, Mübarek, Verimli

Mücavir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komşu

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü