Soytarı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Soytarı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Maskara, Telhek, Şaklaban

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Firari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak

Münevver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Ziyalı

Talihli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şanslı, Kaderli, Kısmetli

Yaşlılar Yurdu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi

Yatay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufki

Püskül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçak

Hekim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Tabip, Sagan, Atasagun, Otacı, Sağbilge

Abapuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abalı

Kuşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Tereddüt, Kuruntu, İşkil, Şek, Endişe, Evham, Narahatlık

Elan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Hâlâ, Henüz, Şimdi, Şimdiki Durumda, Şu Anda, Daha

Kimyasal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimyevi

Sismik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depremsel

Kulluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakol

Yeksan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Düz, Eşit

Yapmacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Düzme, Suni, Yapay, Yapma, Zahirî

Silkmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak

Cahiliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik

Saplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sap

Yerey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arazi

Kerevet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Sedir

Mutasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişim, Dönüşüm

Haz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Lezzet, Zevk, Hoşlanma

Yetişmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişkin

Nispetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Farklı

Fidyeinecat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fidye, Kurtulmalık

Emanet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak

Muvazeneli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Ölçülü

Ötmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazi

Varmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşmak, Erişmek, Çıkmak, Dayamak, Dayanmak, Evlenmek, Gelmek, Gitmek, İnmek, Kavuşmak, Tutmak, Vasıl Olmak, Yetişmek

Plato kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü