Turfa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Turfa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eski, Nadir

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Müptela Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Düşmek

Fesleğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reyhan

Kambur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Dert, Sıkıntı

Bakımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamur, Eskimemiş, Yıpranmamış, Bayındır

İnanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Güvenmek, Kani Olmak, Yutmak, İman Etmek

Terbiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Eğitim, Görgü

Sarkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak

Sınalgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Televizyon

Sabaha Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seherecen

Cali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Yapma, Yapmacık, İçten Gelmeyen

Ziyaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Uğramak

Bundan İlave kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caba

Liva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Tugay

Nişancı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma

Avlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak, Kandırmak, Aldatmak

İhbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme, Duyurma, Haber Verme, Habercilik, Bildirim, Ele Verme

Mahsusen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle

Ukalalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiçlik

Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak

Bağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Deste, Denk, Sargı, Bahçe, İlgi, Bent, İlişki, Rabıta, Teneklik

Derslik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf, Dershane

Aracı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasıta, Arabulucu, Komisyoncu, Simsar

Arkeolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazı Bilimci

Akdetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak

Müziklendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslemek

Yarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlak, Yara

Bozulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak

Götürülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek

Zıypak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan

Yoksul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Çorak, Kembağal, Parasız, Sefil, Yetersiz

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü