İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Örenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harabelik
Muştulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müjdelemek
Mutasavver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş
Çınca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elektron
Sıkınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
Kavat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
Eser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İm, İşaret, İz, Kitap, Ürün, Yapıt, Yayın, Belgi, Belirti
Sıngın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
Kıskı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kama, Takoz
Aydınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh, Sarahat, Işık, Aydın, Berrak, Fer, Nur, Saf, Temiz, Vazıh, Ziya, Ziyalı, Gündüz
Güçlükle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dar, Zor
Üretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirici, Müstahsil, Prodüktör, Öndürücü
Ekber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Yüce
Neccar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğramacı
Minkale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletki
Kesme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kesin, Lokum
Gailesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç
Kapak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kap
Yok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilakis, Değil, Yasak
Yekinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Kımıldamak
Akın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Atak, Dere
Kelem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lahana
Birçok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Pek Çok, Çoklu, Hayli, Kaç, Müteaddit, Nice, Oldukça Çok, Türlü Türlü, Bir Hayli
Kumanda Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmek
Sarsılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek
Dinlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstirahat Etmek, Önemsenmek, Sözü Geçer Olmak, Dincelmek
Yarım Yamalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Eksik, Elüstü, Fevrî, Tez, Üstünkörü
Tabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı, Bağlı; Doğal, Saf, Katıksız; Elbette, Pek Açıktır Ki, Kuşkusuz
Hava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
Anayasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Esas Kanun, Konstitüsyon, Temel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.