Yürek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yürek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kaydetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek

Departman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbölümü, Bölüm

Harislik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırs

Murakabe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetlemek

Aldatılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazık

Nefis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pek Hoş, Güzel, Kişilik, Çok Hoş, Oflaz

Ders kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara

Mübayaa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satın Almak

Pota kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manka

Yaramaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın, Haylaz, Hınzır, Haşarı

Kamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Endam

Ayrılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Boşanmak, Çıkmak, Fırlamak, Kalkmak, Terk Etmek, Gitmek, Uzaklaşmak

Okullu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci

Haletiruhiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahvaliruhiye

Alkolik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici

Celallenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Büyüklenmek

Tombullaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak

Sililik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İffet

İrade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsteme, Buyruk, Dilek, İstek, Buyrultu, İstem, İstenç

Akındırık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reçine

Şairce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ozanca

Projeksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdüşüm, Gösterim, Yansıtma

İfrite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cadaloz

Rızk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doygu, Azık; Nimet

Önad kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat

Şule kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Yalım

Cila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlatıcı, Gösteriş

Cesaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Gözü Peklik, Bahadırlık, Ataklık, Atılganlık, Cüret, Güven, Yürek

Çürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek

Aksetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanmak, Ulaşmak, Vurmak, Yansımak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü