Yasal kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yasal kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kanuni, Meşru, Legal

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Başağrısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı

Atıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Uyuşuk, İşsiz, Boş, Aylak, İşe Yaramaz, Etkisiz, Süreduran

Ağdalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık

Diskotek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kulüp, Disko

Belli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr, Muayyen, Belirli, Açık, Sade, Aleni, Malum, Ortada Olan, Bedih, Zahir, Mahsus, Maruf, Vazıh

Şecaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Yüreklilik

Asileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak, İsyan Etmek

Sefil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Kembağal, Yoksul, Perişan, Zavallı, Bayağı

Fobi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürkü, Korku, Yılgı

Yanılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galat, Hata

Mendebur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Pis, Sümsük, Sünepe

Yıkımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahribat

Keşif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Bulgu, Tahmin, Açma, Buluş

Firkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılış, Ayrılık

Kader kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Mukadderat, Yazgı, Talih, Devran, Kısmet, Tecelli

Azar Azar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş

Porte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Önem

Dikey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dik, Şakuli, Vertikal, Amudi

Hani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nerede, Ne Oldu, Nerede Kaldı

Politik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyasal, Siyasi

Gedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı

Tefeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Selemci, Faizci

Fakirleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksullaşmak

Söyleyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Telaffuz

Fark Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek

Kot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakım

Lehimlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lehim Yapmak

Nişane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişangah, Hedef, Eser, İz, Belirti

Özne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Müptedi

İnat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü