İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Protez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takma
Tabiatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, Huysuz
Saklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Mahfuz, Örtülü, Mahfi, Hafi
Cefengiyat Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
Yön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihet, Cephe, Husus, İstikamet, Semt, Taraf, Veçhe, Yan
Taslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Satmak
Dümdüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Sade
İnşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapı Kurma, Yapı Yapma, Kurma; Düz Yazı, Nesir
Yıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ören, Harabe
Döner Kebap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döner
Paragraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölümce, Fıkra
Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
Demirkapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mıknatıs
Zulmeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zalim
Baki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz, Kalıcı, Kalımlı, Kalan, Sürekli, Daimi, Öteki
Üstün Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
Böylece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böylelikle, Tam Böyle
Poligam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokeşli
Haksızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizce
Şöhret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ad, San, Şan, Ün, Nam
Müşavere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstişare
Yerme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiciv, Kınama, Gıybet
Kın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılıf
Resmiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesafe
Lifting kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdirme
Erköyün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şımarık
Vardiya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet
Yayılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Büyümek, Çıkmak, Çökmek, Otlamak, Sirayet Etmek, Sıvışmak, Sızmak, Yansımak, Yaygınlaşmak
Cereyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım; Akıntı
Münkir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkârcı, Yoksayımcı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.