Yeminsiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yeminsiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Antsız

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yoğaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek, İstihlak Etmek

Delege kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Murahhas, Elçi, Nümayende

Aleniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık

Sonuçlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müessir

Müşkülat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çetinlik, Güçlük, Güçlükler, Zorluk, Zorluklar

Monopol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekel

Devlet Evi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lojman

Gün Batımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurup

Yoğuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşmak

Seyyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezer, Gezici, Gezgin, Portatif

Kırık Dökük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Değersiz, Eski

Vokabüler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözdağarcığı

Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak

Taşınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Nakil

Neşesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Durgun

Vahit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Birim, Tek

Abırlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayalı, Hürmetli, İsmetli, İtibarlı, Münasip, Namuslu, Nüfuzlu, Selikalı, Utangaç, Yakşı

Büyüklenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burun, Gurur, Kasıntı, Kibir, Kurum, Tavır, Tekebbür

Cebretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak

Çömelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek

Mutekit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Mümin

Haberci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Muhbir, Müzevir

Hayli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birçok, Çok, Epey, Oldukça Çok

Primitivist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkelci

Vapur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi

Pis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkli, Fena, Karışık, Kirli, Kötü, Leke, Murdar, Zararlı, Sevimsiz, Güç, Lekeli, Mülevves

Padişah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Sultan, Han, Hakan, Hünkâr

Olabilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Olanaklı, Mümkün

Muvaffak Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başarmak

Çoğunlukla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü