Yiğitçe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yiğitçe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yiğit, Yüreklilikle

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Göğüslük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlük

Göz Erimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk

Sual Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sormak

Ferah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntısız, Sevinçli, Geniş, Bol, Hafif, Sevinç, Sevinçlilik, Havadar, Aydınlık, İç Açıcı (Yer)

Yansıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İletmek

Mahmur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk, Baygın, Uykulu, Uyku Sersemi, Üzgün, Dalgın Bakışlı

Kemiksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Kesin

Aldatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kandırmak, Avutmak, Dolandırmak, Oyalamak, Oynamak, Tavlamak

Artağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Artımlı, Bereketli

Zaaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Düşkünlük, Zayıflık, Dayanamama

Şakrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şen, Sevinçli, Keyifli, Gevrek

Ziyadesiyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fazlasıyla

Durdurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevkif

İhtilalci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrimci

Krank kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dingil

Yakamoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı

Gaile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Dert, Üzüntü, Kaygı, Keder, Yük

Mahzur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü

Agâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilir, Bilgili, Haberli

Taklit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansı, Özenti, Öykünme, Benzetleme, Benzeyen, Benzek

Konser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinleti

Kıskançlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak

Olumsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yadsıma, Nefi, Selp

İnceden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu

Efsunlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyülü

Emzik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbik, Biberon

Kınamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak, Takbih Etmek

Lanet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlemek

Levazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Araç

Badire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Güçlük, Zorluk, Tehlikeli Durum

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü