Zahir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zahir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İthalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış alım

Transit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Durmaksızın

Ağızsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Yumuşak Huylu

Zühre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan, Çoban Yıldızı, Venüs

Din kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyanet, İlmek

Uzmanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Marifet

Mescit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cami

Net kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık Seçik

Mülazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teğmen

Tapınak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mabet

Eşelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak, Deşelemek, Eşinmek, Kurcalamak

Yelletke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fan, Vantilatör

Palyaço kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soytarı, Oyunbaz, Telhek

Istampa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgalık, Damga, Mühür

Yeis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umutsuzluk, Karamsarlık, Üzüntü, Ümitsizlik

Dünyalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Mülk, Para, Servet

Cinsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşeylik

Şartlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullaşmak

Terazi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Vezne

Tembellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rehavet

Emin Amanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emniyet, Güvenlik

Posta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Defa, Kez, Kol, Sefer, Takım, Vardiya, Gönderi

Hazır Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmek

Temsil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek

Velet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Oğul

Müstehzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaycı, İstihzalı

Yasama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanunvericilik, Teşri

Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek

Tirbuşon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burgu

Tur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Dolaşma, Devir

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü