(1823 İstanbul - 1861 İstanbul) Osmanlı padişahı. II. Mahmut'un oğludur. Devrinin en önemli olayı, 3 Kasım 1839'da ilân edilen Tanzimat Fermanı'dır. Bu ferman, İngiltere ve Fransa'nın, Mısır ve Boğazlar sorunlarında Osmanlı Devleti'ne yakınlaşmaları sonucunu doğurdu. Rusların Eflâk ve Boğdan'ı işgal etmeleri üzerine Abdülmecit tarafından ilân edilen Kırım Savaşı, Osmanlı Devleti ve müttefiklerinin başarısıyla sonuçlandı, fakat savaşın ağır masrafları ve İngiltere'nin bu konudaki baskıları, 1854 yılında Osmanlı Devleti'nin ilk olarak borçlanmasına neden oldu. 1856 yılında imzalanan Paris Antlaşması ile Osmanlı Devleti, diğer devletlerin güvencesi altında bütünlüğünü korudu ve Avrupa devletleriyle eşit haklara sahip oldu. Abdülmecit bu tarihten sonra ıslahat işleriyle uğraştı. Rüştiye okulları öğretime açıldı, mülkî yönetime denetim mekanizması getirildi. İlk ceza kanunu hazırlandı. Gureba Hastanesi ve Karaköy - Eminönü Köprüsü yaptırıldı. Ziraat, Maarif ve Zaptiye meclisleri oluşturuldu. Avrupa'ya çok sayıda öğrenci gönderildi ve Paris'te "Mektebi Osmani" adlı bir okul açıldı. İzmit'te bir kâğıt fabrikası kuruldu. Abdülmecit'in yaşamının son dönemlerinde devlet ve saray borç içinde kaldı. Abdülmecit, dış ülkelerden aldığı paranın bir bölümünü saray ve köşklere sarf etti. Dolmabahçe Sarayı, Beykoz Kasrı ve Küçüksu Kasrı onun zamanında yapıldı. Tanzimat Fermanı'nın hükümleri ve bu doğrultuda yapılan işler, Müslümanlar ile Hristiyanlar arasında gerginliğin artmasına ve ulusal duyguların körüklenmesine yol açtı. Eflâk ve Boğdan'ın bağımsız devlet kurma mücadeleleri hızlandı. Karadağ'da ayaklanmalar çıktı. Saray masraflarının aşırı artışı ve devletin ağır borçlar altına girmesi sonucu Kuleli Vak'ası gerçekleşti (1848). Abdülmecit, Fransa'nın Lübnan sorununa karışmasından ve Lübnan'ın 1861'de ayrıcalıklı bir sancak hâline gelmesinden sonra, kadın ve içki düşkünlüğünün yarattığı yıpranmaya daha fazla dayanamayarak öldü. Mezarı, İstanbul'da Yavuz Sultan Selim Camii'nin avlusundadır. (bakınız) KULELİ VAK'ASI