Edirne Muradiye Cami Şiiri | ali koç elegeçmez
Edirne Muradiye Cami
Öykümüzün tarihi; 1426
Gerisini şimdilik edelim hasır altı!
*
İstanbul hayaliyle yaşarken Sultan Murat
Rüyasında demiş ki Mevlana;
...........................................”Bir mescit yap! ”
-İçinde mevleviler dönsünler, gece gündüz
Desinler tüm küffara “işte bu, felsefemiz! ”
Atlayıp kır atına dolaşmış sultanımız
"Tam burda olsun! " demiş
...........................mevlevi dergahımız
Ama, kavga edince dergahtaki erenler
Bir camiye çevirmiş dergahı, Murat'ımız
*
Bir başka söylenti de;
........................Sultan, çıkmış tepeye
Bakmış ki rüya gibi bu tepeden Edirne
Tunca -Meriç akarken söğütlerin altından
II.Sultan Murat kükremiş kır atından
*
Buyurmuş;
“Baksanıza,ne mahzun akar Meriç
Demek ki külliyesiz, minaresiz toprak,.hiç.!”
Yaradan, nehirlerle bezemiş bu beldeyi
Mutlaka kültür kenti yapmalı Edirne'yi.
*
Sularda titreşmeli, caminin kubbeleri
Burda bırakmalıyız en güzel hediyeyi
Donatmalı her yeri büyük külliyelerle
Semayı süslemeli cami minareleri
*
Çağırtıp, adı meçhul mimarını katına
Buyurmuş kılıç gibi, mimarın suratına! :
-İsterem bir cami yap, benzesin şu tahtıma!
Yakışsın Osmanlı'nın ve ceddimim şanına
Ders alsın oğlum Mehmet görünce çinileri
Yaptırsın buralara en iyi camileri!
*
Kaftanını okşarken Sarayiçi yelleri
Beklemiş hep sabırla bitsin diye camii
Mihrabını süsletmiş masmavi çinilerle
Şadırvan da koydurmuş avlusuna bir tane
*
Tüylerini yıkarken burada güvercinler
Duvarları süslemiş çiçek çiçek çiniler
Mest olmuş çinilere, camiyi yapan eller
Koşmuşlar görmek için bu camiyi şairler
*
Elbette Sultan Murat, bu iş bitti dememiş
'Darülhadis' denilen camii de bitirtmiş
Saray avlusu gibi gül kokan bu camiye
Üç tane şerefeli camiyi de ekletmiş
*
Kapısı meşhur olan bu sonuncu camiyle
Edirne, tarih kokan dar-ül nasr'a benzemiş
Gönüller birbirine aşkla bağlansın diye
Mimar'a, on kemerli bir de köprü diktirtmiş.
*
Arda,Tunca ve Meriç sularken Edirne'yi
“Ver! “ demişler toprağa, en güzel laleleri
Bu millet hak ediyor bu güzel beldeleri
Sultan Murat, kutsal kent yapacak Edirne'yi!
*
Gerçekten, nehirlerin kehaneti yol bulmuş
Edirne Rumeli'de doksan yıl başkent olmuş..
Yaklaşık yüz yıl sonra, görünce bu beldeyi
Lalelerle süslemiş Sinan, Selimiye'yi
*
Arda,Tunca ve Meriç bu yüzden kıvrık akar
Akarken camilere boynun çevirip bakar
Kiminin eteğini ıslatarak aksa da
Onlara yükseklerden iki cami göz kırpar;
*
Biri sultan Murat'tan çinili Muradiye
Bir de Mimar Sinan'dan, şahane Selimiye!
Mutludur altı asır bu camiyle Edirne
Mutludur Edirne'ye bakarken Muradiye
*
Ali Koç Elegeçmez
03.nisan.2019 /Çarşamba
Edirne Muradiye Cami eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri ali koç elegeçmez
Edirne Muradiye Cami Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Edirne Muradiye Cami Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Benzer Turizm Haftası Şiirleri
Turlayın
Her yaşın farklıdır yaşantısı
Bazı yörelerin vardır özel çorbası tatlısı
Meşhur olduğu yerde yenilir yemeğin hası
Lüks otellerin tanınmıştır aşçısı ustası
Gezelim tanıyalım ülkemizi
Yerli yabancı turiste tanıtalım beldemizi
Tarihi yerler doğal güzellikler çeker ilgimizi
Okuyalım araştıralım artıralım bilgimizi
Anlayalım bilelim turizmin önemini
Eğlenerek öğrenerek geçirelim tatil dönemini
Bütçenize göre tatil yapın hemi
Yolculuk için gerekir araba tren gemi
Harekete geçin gezin turlayın
Gezdiğiniz yerleri hatırlayın
Okuyun turizmle ilgili kitap yayın
Yazın yüzün kışın kayın
Nuri Hakan Tataroğlu
Şahabettin Paşa Camii
Kirazlı Camii’nin yüksekçe minaresi
Soğanî külahı’yla Yusuf Hoca’ya bakar
Yusuf Hoca Okulu yanındaki mezarlık
Taşıyla toprağıyla mis gibi tarih kokar
*
Tarihi kokmak için bu mezarlık önünden
Baktığımız yerlere bakmak gerek gönülden
Hala çok şey anlatır yola bakan o çeşme
Sıyrılmış olsa bile eski giysilerinden
*
Selimiye’ye doğru bakılınca bu yönden
Dört minare görünür kabirlerin üstünden
Tarihin kitabından kopmuş yapraklar gibi
Neler neler okunur taşların üzerinden
*
Kimi mezar taşından küçük bir sarık bakar
Kimi süslemesizdir, kimi taşsız bir mezar
Kiminde anlaşılmaz Osmanlıca yazılar
Kiminin üzerinden bir salkım üzüm sarkar
*
Kim bilir hangi mescid haziresinden kaldı
Bu sarıklı, kavuklu , yazılı mermer taşlar ?
Ve kim bilir burada nelere tanık oldu
Yüz metre ilerdeki kırık-dökük pancurlar ?
*
Fatih Sultan Mehmet’in babası Murat Han’ın
Divan vezirlerinden Şehabettin Paşa’nın
Yaptırdığı caminin hazresindeki taşlar
Bir sokak ilerdeki bulunduğu köşeden
Tıpkı bu taşlar gibi çevreye şaşkın bakar
*
Bu taşları seyreden her tarih meraklısı
Buçuk Tepe’de yatan merhumları anımsar
*
Bu camiye ad olan kiraz süslemeleri
Silinmiş olsa bile artık süslemelerden
Belleklere kazınmış o kiraz kokuları
Edirne’ye yayılır yalnızca bu camiden
*
Şehabettin Paşa’yla anılan bu sokağın
Su akmasa da artık ,kırık çeşmelerinden
Ve hiç ses gelmese de eski tahta evlerden
Kadiriler Tekkesi yanındaki sokaktan
Meriç’i gözetleyen Saruca Camî gibi
*
Şehabettin Paşa da gülümser iki yerden;
Biri Tunca üstünde Saraçhane Köprüsü
Bir de Kirazlı denen Şahabettin Cami’den
Ali Koç Elegeçmez
……………………*…........
03.mart.2019/çarşamba
ali koç elegeçmez
Turizm'dir Mesleğim
Turizm'dir mesleğim,
Güleryüzdür görevim.
Gece gündüz çalışır,
Harekettir bereketim.
Uluslararasıdır hedefim.
Ama vatandaşımdır önceliğim,
Ayşe, Fatma, Hasan, Mustafa
Sizleride beklerim.
İşletmenin öz kişiliği,
Sevmektir mesleğini.
Yarınlardır geleceği,
Yine bekleriz derken.
Güzel anılarınızı bırakırken,
Hatırlanmak isteriz.
Size hoşçakalın derken,
Yeniden bekleriz.
Türkan Yakın
Türkan Yakın
Yurt Türküsü
Güzel yurdum dağlarını,
Uzaktan göresim gelir.
Keskin esen yellerine,
Kendimi veresim gelir.
Gözümde tüter damların,
Sakız kokulu çamların,
Türkü söyler akşamların,
Bana kendi sesim gelir.
Su içtim kaynaklarından,
Gölgelerinde uyudum.
Kuşlarının söylediği
Şen türkülerle büyüdüm.
Ninniyle salladın beni,
Şefkatle kokladın beni,
Sevginle bağladın beni,
Güzel yurdum, güzel yurdum.
Vasfi Mahir KOCATÜRK
Vasfi Mahir KOCATÜRK