ayşe Çok güzel
Gül Yüzlü Muhammed'i Ararım Şiiri | Hasan Hüseyin BAYAR
Gül yüzüne gül kokuna hasretim,
Seni arar seni sorar oldum, efendim,
Gece gündüz hasretinle yanıyorum,
Güzel nuruna yanar tüter oldum efendim.
Gönlüm nurunda kalbimiz sevginde,
Koyma bizleri kederde, hasretinde,
Adını yazdım tertemiz öğrencilerime.
Senin nurlu ismini arar oldum efendim.
Sen alemin nuru, canımın varlığısın,
Güzel Rabbimin sevgisi habibisin,
Seni sevdiğimi aradığımı bilirsin,
Muhammed'i arar oldum efendim.
Gel gel gel derdin mümin kullara,
Rabbim darda zorda bizleri bırakma,
Muhammed ismine güzelliğine bağışla,
Senin gül ismini arar oldum efendim.
Her zaman her yerde ismini anarım,
Yüce Allah'a varlığımı, canımı adadım,
Gül kokunu koklar koklar seni sorarım,
Gül yüzlüm seni arar oldum efendim.
Bütün güzellikler senin isminde,
Muhammed okunur mümin dillerinde,
"La ilahe illallah" yazılı yerde göklerde,
Hasan Hüseyin seni buldu efendim.
Hasan Hüseyin BAYAR
Gül Yüzlü Muhammed'i Ararım eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri Kutlu Doğum Şiirleri Hasan Hüseyin BAYAR
Yazılan son 7 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 7 yorum yazılmış.
Benzer Kutlu Doğum Haftası (Mevlid-i Nebi) Şiirleri
Bekliyoruz Şiiri
Mekkede bir güneş doğdu
Melekler hizaya durdu
Cehalet dönemi son buldu
Bekliyoruz seni ey Resül
Gelişinle yeryüzü aydınlandı
Kainatı misk kokun sardı
Alemlere rahmet yağdı
Bekliyoruz seni ey Resül
Altı yaşında yetim idin
Ebu Talib'in himayesine girdin
Bırakmadı seni Abdulmuttalibin
Bekliyoruz seni ey Resül
Cebrail müjdeledi haber
Kırk yaşında oldun peygamber
Sana inandı bütün mü'minler
Bekliyoruz seni ey Resül
Dermanı oldun dertlilerin
Başlarını okşadın yetimlerin
Şefaat bekler ümmetin
Bekliyoruz seni ey Resül
Ne güzel sahabelerin vardı
Hepsi sana yürekten bağlıydı
Arkandan hayran hayran bakarlardı
Bekliyoruz seni ey Resül
Ebu Bekir,Ömer,Osman,Ali
Yeryüzünün önder halifeleri
Senin yolundan gittiler hepsi
Bekliyoruz seni ey Resül
63 yaşında Medinenin gülü soldu
Bilal'in ezan okuyamaz oldu
Ümmetin perişan oldu
Bekliyoruz seni ey Resül
Sensiz ümmetin yetim kaldı
Bu ayrılık yürekler dağladı
Hasretin içimizi yaktı
Bekliyoruz seni ey Resül
Kızın Fatıma hasretine dayanamadı
Bu ayrılıkla altı ay yaşadı
Gece gündüz hep ağladı
Bekliyoruz seni ey Resül
Seninleydi ashabın Uhut,Bedirde
Tebessüm vardı hep çehrende
Hüznün kaldı Veda Tepesinde
Bekliyoruz seni ey Resül
Bin feda canımız sana
Baş koyduk senin yoluna
Şimdi halimiz ne ola
Bekliyoruz seni ey Resül
Anarız seni kutlu gecelerde
Salavatın okunur dillerde
Aşkın yatar gönüllerde
Bekliyoruz seni ey Resül
Canlar canı can Muhammet
Doyulurmu sana gül Ahmet
Bitsin artık bu hasret
Bekliyoruz seni ey Resül
Seni hayallerde düşlüyoruz
Rüyalarda olsa bile bekliyoruz
Şimdi yolunu gözlüyoruz
Bekliyoruz seni ey Resül
Mevlüt PAYAS
Hüzün Yılı / Senetül Hüzün Şiiri
Hüzün yılını yaşarken,
Acılar arka arkaya gelmişti.
Önce büyük oğlun Kasım'ı,
Toprağa verdin ellerinle.
Ardından diğer oğlun Abdullah'ı.
Sonra amcan Ebu Talibi.
Ne çok anardın iyiliklerini.
Üç gün sonra da,
Hatice annemizi.
İslam'ın biricik çiçeğini,
Ömrünün gerçeğini,
Kasımla Abdullah'ın annesini,
Topraklar aldı senden.
Hüzünler sıralanmıştı yüreğine.
Seni üzecek sözleri,
Dolamıştı müşrikler diline.
Neslin kesildi dediler.
Hayır, işte biz buradayız.
Seni seven bir orduyuz.
Sana verilen Kevser'le gururluyuz.
Biz ve çocuklarımız.
Acılar sıralanmıştı yüreğine.
Yaşlar doldu gözlerine.
Karşıdaki dağa seslendin.
Ey dağ dedin.
Ey dağ, benim başıma gelen,
Senin başına gelseydi dayanamaz yıkılırdın.
Bir acı akşamında,
Cebrail geldi.
Kalk dedi.
Bitecek artık acılar.
Şimdi miraç vakti.
Kavuşma vakti.
Vuslat ile geçecek hepsi.
Miraçta makamın gösterilmişti.
Ben burada kalayım o zaman dedin.
Hayır dediler henüz değil ki;
Dünya'da bitmedi yaşanacak günün.
Ya Resulullah, buralara nasıl döndün?
O makamından sonra.
Bu topraklara nasıl alıştın?
Toprakla teyemmüm yapılır ya.
Bu senin toprağa basmandandır.
Senin mübarek ayağınla,
Bastığın topraklar nur oluyordu.
Tuttuğun dallar gül oluyordu.
Haykırıyordun putlar kırılıyordu.
Şehadeti haykırıyordun.
Şirkin cümlesi yok oluyordu.
Zaten doğduğun zamanda da öyle olmuştu.
Putlar yüz üstü düşmüştü.
Mecusi'nin ateşi sönmüştü.
Mazlumun gözyaşı dinmişti.
Bırakın dedin,
Dünya onların olsun.
Bize Allah yetmez mi?
Dünya tuzak dedin.
Bize cennet yetmez mi?
Giderken ben sizi beklerim dedin.
Kevser'in başında.
Buna şüphem yok ama.
Ben Kevser'e gelir miyim?Bilmiyorum.
Niye mi? Biliyorsun işte günahlarım.
Senin ölçünde yaşayamadım.
Kur'anın emirlerini taşıyamadım.
Ne Kevser'e ne de sana şüphem var.
Ben Dünyayı kalbimden çıkaramadım.
Osman Ali AYDIN
Osman Ali Aydın
Peygamberimiz Hz. Muhammed Şiiri
Abdullah ve Amine'den olma
Allah'ın Resulü Hz. Muhammed.
Beşyüzyetmişbir de doğma
Allah'ın Resulü Hz. Muhammed.
Hak dini Íslâmı kurdu
Dünya'yı berekete boğdu
Kardeşliği, dostluğu yaydı
Allah'ın Resulü Hz. Muhammed.
Dört Peygambere dört kitap indi
Davut'a Zebur, Musa'ya Tevrat
Ísa'ya Íncil, son Peygambere ise Kur'an
Allah'ın Resulü Hz. Muhammed.
Peygamber soyundan dört halife
Ebubekir, Ömer, Osman ve Ali
Adalet, sabır tüm mevlanın malı
Allah'ın Resulü Hz. Muhammed.
Mekke'den Medine'ye yürüdü.
Altıyüzotuziki de gözünü yumdu
Müslümanlara Kâbe'yi kutsal kıldı
Allah'ın Resulü Hz. Muhammed.
Tarsus / MERSÍN
Mustafa Toga
Mustafa Toga
Peygamber Şiiri
Geldi Mekke'ye
Bir bereket meleği.
Adı Muhammed,
O bir peygamberdi.
O doğunca şenlendi
Bütün Mekke.
Sevdi Muhammedi
Ne şanslıydı Mekke
Anlatılmaz peygamber
Asla kısaca,
O doğduğunda
Kutlu Doğum Haftası.
İclal Dağcı 3/B
İclal Dağcı