Adam Olmaz
Tezek yürek turp beyinden
Adam olmaz. adam olmaz
Sanki henüz çıkmış inden
Adam olmaz, adam olmaz
Yüzsüzlüğü yolda bulan
Bulduğu an kapıp alan
Hayatının tümü yalan
Adam olmaz, adam olmaz.
İlim irfan dolsa n’olur
Dergâhlarda kalsa n’olur
Malı mülkü olsa n’olur
Adam olmaz, adam olmaz
“Nur” yoluna girmiş olsun
Allaha söz vermiş olsun
Fakülteler görmüş olsun
Adam olmaz, adam olmaz
Başta sevgi kıpır kıpır
Kelebekçe uçar pır pır
Baş bulanık sapsız zıpır
Adam olmaz, adam olmaz
Ne boy belli, ne belli en
Ayaküstü yemek yiyen
Ev sırrını ele diyen
Adam olmaz, adam olmaz
Bildiğine iman etse
Kadın sana emanetse
Aklı fikri “haram et”se
Adam olmaz, adam olmaz
Karısına hor bakanlar
Gündüz gözü kör bakanlar
Er kılıklı şer bakanlar
Adam olmaz, adam olmaz.
Yırtık kafa, hantal beden
Cemaatte deve güden
Mala-mülke biat eden
Adam olmaz, adam olmaz.
Dışa karşı sessiz kuzu
Evde kaçar zıpır dozu
Gecelerin uykusuzu
Adam olmaz adam olmaz
El âleme melek kafa
Karısına şelek kafa
Yanı yırtık elek kafa
Adam olmaz adam olmaz
Küfür eder ecdadına
Namaz kılar din adına
Güç kullanır bir kadına
Adam olmaz adam olmaz
Gönlü, dili göre benlik
Akıl fikir eve şenlik
Sokma akıl iki günlük
Adam olmaz adam olmaz.
Bakılınca “adam” denen
Tekme tokat başa binen
Kendi sözünü beğenen
Adam olmaz, adam olmaz.
Boyu kavak, geven çatlak!
Ana baba söven çatlak!
Karısını döven çatlak!
Adam olmaz, adam olmaz
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Türk?e Atatürk Gerek
Alparslanla Elçibey Kürşad’ın otağda
Atsız Beğ doludizgin göründü Tanrıdağ’da
Bak geliyor Kurtbala, Pir-i Türkistan oğlu
Aha Süleyman Özmen, zincirle kolu bağlı.
Çayda çıra çalacak Gençosmanoğlu gelsin
Dursun Önkuzu yürü, hüzünlü kalpler gülsün
Nerdesin İmamoğlu, gözlerim dolu dolu
Sen gittiğinden beri, yitirdik doğru yolu.
İsmail Gaspıralı, Zeki Velidi Togan
Dündar Taşer, Arvasi gözlenmekte an be an
Azerbaycan’da her can, Anadolu’da Eken
Galip Erdem diyor ki; “alçaktır boyun büken”
Kırımdan Cemiloğlu, Balkandan Sadık Ahmet
Kafkasyalı kan ağlar, Çeçenya umar medet
Tekrarlasın öğüdü Osman’a Edebali! !
Çanakkale’den kalkmış geliyor Mehmet Ali
Fatih gözü burçta, Bayrak Ulubatlı’da
Beyazıt’ın umudu kırk birinci atlıda
Sesleyin Murat Hanı Bağdat yanıyor Bağdat
Kemikleri sızlıyor mezarda ağlar ecdat
Ebussuut Efendi mahkeme kur fetva ver
Basiretsiz başları çamaşır et, ipe ger
Cevdet Paşa’ya deyin bu ana tarih düşsün
Nalıncının örsünde kıvama gelsin, pişsin
Türkistan’da atam var, Nahcivan’da balalar
Kerkük’ü yıkan eller Allah’ından bulalar.
Bütün Türk yurtlarında kan akar oluk oluk
Baştaki basiretsiz, Ne nefes var ne soluk
Bin bir türlü pis tezgâha muhatap Anadolu
Buradan yükselir bayrak, burada turan yolu
Yavuzlaşmalı gençlik, gelinim, oğlum, kızım
Yangına su dökmeyin, yangına ateş lazım.
Türk’e Atatürk gerek, desin “durmayın geri”
Açılsın bahtı Türk’ün “Türk önde Türk ileri”
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Gülçiçek...
Selam karaltında bu imiş hüküm.
Selamımı beğenirsen al işte.
Dünden daha ağır bugünkü yüküm
Ben sormadan cevabını sal işte!
Meşveret kur kirişteki ok gibi
Duygu olsun maslaktaki ak gibi
Yakacaksa yaksın seni hak gibi
Nihayeti sunduğumuz bal işte!
Bu ne hal ki yaratana götürmez
Hangi yük ki beni yiyip bitirmez
Bir sevda ki kulu hakta yitirmez
Biraz düşün Ummanlara dal işte!
Nasibi ne ise bulduğun odur,
Alnındaki yazı olduğun odur
Kısmetin ne ise dolduğun odur
İstiyorsan bu minvalde kal işte!
Kızı babasına kulak asmaz mı?
Asmazsa babası kıza küsmez mi?
Meltem olan serin serin esmez mi?
Sözümdeki inceliği bul işte!
Aldanma sakın ha dünya demine
Hata yapar düşürmez mi yemine?
Gönlünü bağla sen ehl-i emine
Hak üzere olanlardan ol işte!
Gaflette döner mi zulmetler nura
Gönülsüzüm söyletmeyin bu sıra
Niyet Beytullah'sa, hedefse Hıra
Gönül sende, gözde senin, yol işte!
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Gül Üstüne
Gülden güzel, gülden ak
Gülden öte son durak
Bülbül yanar gül solar
Gülden kalınca ırak
Mecnunu çöl üstüne
Keremi kül üstüne
Ol Sultanın nurudur
Söylenir gül üstüne
Hayali huzur bulmaz
Gülden siz asla olmaz
Bülbül gülü hırpalar
Gözünü gülden almaz
Gönül var gülden uzak
Gülden güllere tuzak
Bir el değse kızarır
Bazen al, bazen de ak.
Pahası elden güzel
Vahası çölden güzel
Hamuru aşk iksiri
Dahası gülden güzel
Gülden murat gül diye
Muhannet der “böl” diye
Gül’den güzel bezemiş
Aşkı vermiş gel diye
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ