Gül Üstüne
Gülden güzel, gülden ak
Gülden öte son durak
Bülbül yanar gül solar
Gülden kalınca ırak
Mecnunu çöl üstüne
Keremi kül üstüne
Ol Sultanın nurudur
Söylenir gül üstüne
Hayali huzur bulmaz
Gülden siz asla olmaz
Bülbül gülü hırpalar
Gözünü gülden almaz
Gönül var gülden uzak
Gülden güllere tuzak
Bir el değse kızarır
Bazen al, bazen de ak.
Pahası elden güzel
Vahası çölden güzel
Hamuru aşk iksiri
Dahası gülden güzel
Gülden murat gül diye
Muhannet der “böl” diye
Gül’den güzel bezemiş
Aşkı vermiş gel diye
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Bir Çubuğa Saklanmak.
Çağı örseledi zaman
Salıyı özel götürür.
Sakladığım sırdır bu an
Yalıyı hezel götürür.
Halimi arz ettim paşa
Seni küçümsemem hâşâ
Beni böyle yorma boşa
Bolu’yu güzel götürür.
Gönül derdim derindeyken
Sözün mahrem yerindeyken
Gözlerinin ferindeyken
Doluyu ezel götürür.
İş yapılır uyarında
Az bulunur ayarında
İrşadi’nin diyarında
Çalıyı gazel götürür.
Her dakika yoklanarak
Kurumuşsun koklanarak
'Bir çubuğa saklanarak'
Ölüyü bir 'el' götürür.
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Niyetin Sarhoş Senin
Beni benim ile baş-başa koydun
Nerelerde sürtüyorsun yoldaşım
Mahsulsüz tarlada yabaya uydun
Gerçekleri örtüyorsun yoldaşım
Sitemkâre cilve yaptım bilmedi
Kaş-göz ettim, çimdik attım gülmedi
Talihime kurşun sıktım ölmedi
Her yanıma dürtüyorsun yoldaşım
Bir çatlak var kayıktaki kürekte
Tutmuyorsa riya vardır her ekte
İhtimalin sancısı var yürekte
Kainatı yırtıyorsun yoldaşım
Gözlerin doluyor, dalıyor şimdi
Dalgalar sahili yalıyor şimdi
Yalnızlık kapıyı çalıyor şimdi.
Eksilmiyor artıyorsun yoldaşım
Ne zekâtlık mal istedim azayım
Ne züğürtlük hal istedim tozayım
Hakikate yol istedim yazayım
Beni benle tartıyorsun yoldaşım
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Deyişme Ll (Nasip)
Dedim:
Bir vâsi kalp işte, dünden tekleme
Kötü bir şey yazmam, sakın bekleme
Söze başka başka mana yükleme
Arsızlar içinden gelmekte nasip
Dedi:
Kalbin mi tekliyor, böbrek mi çürük?
Mide mi gaz yapar, ciğer mi körük?
Dizin mi dermansız, dilin mi yürük?
Nefesin daralır gülmekte nasip.
Dedim:
Kalbin teklemesi sözün gelişi
Söyledim ki olsun yüzün gülüşü
Benim ki sıradan çingene işi
Sözün esrarını bilmekte nasip.
Dedi:
Yaradan dert belâ vermesin başa
Beni ihmal etme, ömrünce yaşa
Artıyı eksiyi tutarsan taşa
Yumruları tek tek dilmekte nasip.
Dedim:
Çok veren elleri aza çıkarmaz
Kafamda pişirir boza çıkarmaz
Allah bu niyetle yaza çıkarmaz
Aksi niyet ise çelmekte nasip.
Dedi:
Yaza çıkar ise, şayet yolumuz
Hasret giderecek sağ ve solumuz
Sarılırsa özlem ile kolumuz
Dizinin dibinde ölmekte nasip.
Dedim:
Artıyı eksiyi hesap eylesem
Zarara uğrarım kârdayım desem
Sen kızarsın senin gibi söylesem
O zaman sızıyı silmekte nasip
Dedi:
Çok veren gönülden, tutmalı ölçü
İstemem arada olmasın elçi
Kırıksa niyetler, bağlıysa alçı
Bir sana bir bana bölmekte nasip.
Dedim:
Hayıflan, naza çek, yan yana yana
“Fırsatı ganimet” demem ki sana
Aksini söylesem gülersin bana
Çölde kırbaları delmekte nasip.
Dedi:
Delinsin kırbalar sızsın suyunu
Felek murat etsin bozsun oyunu
Gayri terk eder mi huylu huyunu
İkiyi bir edip ilmekte nasip.
Not: Bu bir ortak çalışmadır.
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ