Eğitim Sitesi

Afyon Mahşer Meydanı Şiiri

Afyon Mahşer Meydanı

Yok edilmek istenen, halkı millet yaptık biz
Büyük Taarruzuz biz, korku bilmez ser gibi.
Savaş meydanlarında, Yaradana taptık biz
Yüzyıl geçip gitse de, zaferimiz zer gibi.
Milli ordumuz ile son darbeyi vurduk biz
Gizli plan yapana, hesabını sorduk biz
Beklenmedik bir anda, Ordugâhlar kurduk biz
Ağustos sabahında, gökten düştük nâr gibi.
Fevzi Paşamız ile dağları dar ettik biz
İsmet Paşamız ile kaçanlara yettik biz
Mustafa Kemal ile ensesinde bittik biz
Akşehir çepeçevre, hisardaki sur gibi.

Kocatepe’den baktık, önlerine indik biz
Yunan birliklerinin, sırtlarına bindik biz
Süngü hücum yaparak, yanlarına sindik biz
Afyon mahşer meydanı, ateş yakan kor gibi.
Eylül ayı gelince, kendimizden geçtik biz
Dumlupınar yönüne, top tüfekle göçtük biz
Akdeniz’i almaya, söz verip ant içtik biz
Ölümsüz Şahmeranız, iki başlı mâr gibi.
Vatan namus uğruna, cana canlar katarız
Kanla yunmuş Afyon’a, şehit olur yatarız
Türke kafa tutanı, boran olur yutarız
Sarıoğlanlar bitmez, her nefer bir Mîr gibi.
SARIOĞLAN
İNDEKS:
Ser: Baş,kafa.
Zer: Altın.
Nâr: Cehennem ateşi.
Mâr: Eski dilde yılan.
Mîr: Baş, komutan, amir.

Şenol KARA Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Şenol KARA Şiirleri:

Yek Vücut Olalım

"Hey gidi günler!" demek geliyor içimden...
Her gün...her saat...her dakika...
Eski günlere her daim dönmek istiyorum...
Her yıl...her ay...her mevsim...
Kundaktaki ağlayan bebek gibi
Masum ve tertemiz olmak istiyorum.
Her hafta... her Pazar...her Cuma...

Şimdi her yer....herkes bir başka...
Selam versem, dinimi sorgulayan çok.
Günaydın desem, mevkimi sorgulayan çok.
Elini öpsem, hatırını sorsam, yüzüne gülsem.
"Bir menfaati mi var!" diye sağa sola bakınan çok.
Ne hale geldik?
Biz kimiz, kimlerdeniz?
Acaba yaşıyor muyuz?
Yoksa meçhule giden bir filmin içerisinde...
Beyhude bir figüran, filmin taaa... kendisi miyiz?
Çocuklarımıza Z kuşağı dediler.
Gençlerimizi postmodern anlayışa bürüdüler.
Biz orta yaş grubu oldu iş kolik, adeta robot.
Ev ile iş arasında gidip gelen kısa bir anekdot.
Elli yaş  ve üzeri sağlığının derdine düştü.
Emeklilik ve yaşam arasında sıkışıp büzüştü.
Batıdan ne kötüyse onu aldık, her daim uyguladık.
Batı çoktaaan bıraktı...biz maalesef bırakamadık.
Çocuklarımıza yapmayın! etmeyin! dedik.
Biz söyledik....Biz dinledik....

Milli Bayram... Milli günler mazide kaldı.
O güzelim coşkulu provaların yerini!!!
Sınıfta yapılan sade, ruhsuz etkinlikler aldı.
On dokuz Mayıs denince stadlar coşup taşardı.
Polisimiz, Askerimiz marşlar eşliğinde
Dimdik ve kararlı tören alanından geçiş yapardı.
Tüm Vatanseverleri..  tüm Yurttaşlarımızı...
Derin bir duygu seline sokar...bizleri Selamlardı.

Tarihte ki kahramanlıkların yek amacı;
Bizlere bu ülkeyi kazandırmak...
Dönemsel farkındalığı rafa kaldırıp
Günümüz tarihi ile geçmişimizi...
Birbirine sımsıkı kenetleyip bağlamak.
Nasıl ki Malazgirt varsa...Çanakkale'de var.
Nasıl ki Otlukbeli varsa... Sakarya'da var...
Nasıl ki Fatih Sultan Mehmet varsa...
Mustafa Kemal Atatürk'de var.
Nasıl ki Kanuni Sultan varsa...
Kazım Karabekir'de var.
Osmanlı da biziz. Selçuklu da...
Karamanoğlu da biziz...Kuvâ-yi Milliye de...
Yek vücut olalım...Türk'üz! deyip yol alalım..
Bırakalım artık! üzerimize oynanan oyunları.
Bırakalım artık! menfaati uğruna vatanı satanları.
Sultan Mehmet'in dediği gibi;
"Biz toprakları değil, gönülleri fethediyoruz."
Sözünü; tevazu ve hoşgörü de düstur edinelim..
Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi;
"Uyuyan Milletler ya ölür, ya da köle olarak uyanır...!"
Sözünü de Bağımsızlığımızın yegâne anahtarı belleyelim.

Genç Kaleminiz Şenol KARA
10 Ekim 2021...Pazar..

Şenol KARA

O Adam Bendim

O ADAM BENDİM...
Hayallerimizin peşinden koşmaya...
Sevgimizi...Sevdiğimizi...
Yarı yolda bırakmaya...
Değer miydi? Değerdi.
Olur muydu? Olurdu.
Ama ne değdi...Ne de oldu.

Zamanın birinde çok sevdim.
Sevdiğim uzaklara gitti..
Aramıza binlerce kilometreler girdi.
Günler geldi...geçti...
Ben, sessiz ve biçare..
Sevdiğim, hüzünlü ve bihaber..

Sevdiğimi aradım...
Bana öyle bir söz etti ki...
Benim kalbimi öyle bir yaraladı ki.
Ne dedi dostlarım...
Ne dedi bir duyun...
"Kadın yokluğuna alıştığı erkeği
bir daha istemez!"
Dedi! ve beni terkedip gitti.
Bütün ışıklarım söndü.
Kalbim karanlıklara gömüldü.
Anlamak istedim... anlayamadım.
Düşünmek istedim...  düşünemedim.
Adeta beynimin fişi çekildi.
Bitkisel hayata girdim.

Duramadım...
Söylediği o acı söze rağmen...
Onsuzluğa dayanamadım.
Sevdiğime ulaşmak için...
hayallerime;
Dur, bekle! dedim.
Sevdiğime kavuşmak istedim.
Neredesin! diye sordum.
Sevdiğim evdeydi..
O da bir ömür beni  beklemekteydi.
Sevdiğim beni görünce
Gözleri doldu.
Aşkımıza bütün dünya şahit oldu.
Mesafeleri yıktım.
Bağrımı yaktım.
Sevdiğime koştum.
Sevdiğim için neler yaptığımı değil...
Nelerden vazgeçtiğimi sorun bana.
Hani sevdiğin için ne yaptın?
Sevdiğin için neleri göze aldın?
Diye soran olursa;
İşte ben bunu yaptım.
O adam bendim.
Hayallerinin peşinden koşmayı bırakıp,
Sevdiğinin peşinden koşan adam.

Genç Kaleminiz
Şenol KARA
Kasım 28 & Pazar 2021 & Muş

Şenol KARA

Kurban Olurum Muş'a

KURBAN OLURUM MUŞ'A!
İhtişamlı tarihin, geçmişe ışık tutar
Abidevi eserlerin, tarihe değer katar
Kanla yunmuş toprağında, nice şehitler yatar
Taşına toprağına, kurban olurum Muş'um!

Folklorik değerlerin,  kültüre kucak açar
Uçsuz bucaksız Ovan, görene huzur saçar
Endemik Lalen gören, şaşırır olur naçar
Taşına toprağına, kurban olurum Muş'um!

Kutlu Malazgirtinle, Anadoluya  kapı oldun
Şair Sarıoğlan'la , yüreğimize doldun
Göç edeni görünce, hüzünlenip hep soldun
Taşına toprağına, kurban olurum Muş'um!

Şehr-i Muş'umuzsun sen, dağ eteğine kuruldun
Yeşil Vartondan akan, sularınla duruldum
Çiriş otun çok meşhur, şifasına vuruldum
Taşına toprağına, kurban olurum Muş'um!

SARIOĞLAN
14 Mayıs 2022 Muş

Şenol KARA

Afyon Mahşer Meydanı Şiiri