Ah Bu Sefil Gönlüm
Senden kalan gönlümdeki,son kale düştü!
Görmedim mi mevsimler,ne tez gelip geçti.
Bak ömrümün dağlarına, dumanlar çöktü;
Bilirsin ya sefil gönlüm bu zehri, elinden içti.
***Tükendi nakti ömrüm,kalmadı zaman!
***Senden gelen selam değil,katlime ferman.
Ne sana ne de gönlüme,geçmedi sözüm
Bu hasretten bir başka,yokmuydu çözüm
Ölüm olsa, katlanırdım bunca acıya;
Kader dersen ayrı bir dert,yetmez ki gücüm.
***Sızlıyor derin-derin,işte sol yanım
***Senden gelen son selam, ölüm fermanım.
Hanifi OKYAY 15.02.2019 / 15:00
Hanifi OKYAY Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Gülom
Eser deli boran da, canım yollar kapanır!
Seven yar için gülom, her cefaya katlanır.
Bu deli gönlüm de, canım gün gelir uslanır;
Arar bulur da seni, gülom yar deyi-deyi.
Seherin vaktinde, canım şafak sökerken!
Destur alıp da, gülom kuşlar öterken:
Herkes sevdiğiyle de canım yatarken;
Burkulur yüreğim de gülom yar deyi-deyi.
Sen bal isen canım arın ben olsam
Meyve veren gülom dalın ben olsam
Yalın ayak bastığın canım yolun ben olsam
Yaşar bedenim de gülom yar deyi-deyi.
Kul Okyay da canım hasretinle avunur
Her ne olsa da gülom seni savunur
Ser beden de canım yanar kavrulur
Yanar durur da gülom yar deyi-deyi.
Hanif OKYAY 26.04.19 / 09:37
Hanifi OKYAY
Hasret Kokar Gece
Ay doğar şavkı vurur dağlara!
Efkar basar hüzün çöker gonüme.
Güneş batar gece çalar kapımı;
Damla-damla yaş süzülür yüzüme.
Dolu vurup kırdı körpe dallarımı
Senden başka soran olmaz halımı
Kimse sarmaz gonümde ki yaramı
Her nefeste hasret çöker içime.
Sen gideli garip gonüm ağır yaralı
Her yanım dert katar-katar sıralı
Sen gurbetin yari oldun olalı
Buram-buram hüzün çöker içime.
Kul Okyay sensiz güler mi sandın?
Bilmem gidip ellere mi bağlandın?
Sen gidince gonüm unutur mu sandın?
Hasret kokar gece uyku girmez gözüme.
Hanifi OKYAY 13.11.2018 /11:20
Hanifi OKYAY
Emmioğlu
Zaman mı değişti yoksa insanoğlu mu?
Biz ne olduğumuzu unuttuk be emmioğlu.
Çağ mı atladık yoksa geri mi gittik!
Biz kim olduğumuzu unuttuk be emmioğlu.
Yaban elde hemen tanışıp kaynaşır’idik;
Acı soğan ile kuru ekmeği bölüşür’idik,
birlikte ağlayıp birlikte güler’idik;
Şimdi bacı gardaş düşman olduk emmioğlu.
Ayıptır söylemesi herkes kuyu kazıyor;
Nimet çok geldi yiyip-yiyip de azıyor!
İnsanlar cin olmadan adam çarpıyor;
Hakkı hukuku unuttuk be dayıoğlu.
Herkes neşrediyor ne yiyip içtiğini
Bebeler kendisi giyiyor kendi seçtiğini
Cılız diye köylü bile biçmiyor ektiğini
Biz Rahman'a şükrü unuttuk be emmioğlu.
İnsan onuru satılık bir paket makarnaya!
Reçberimin yüzü yok! Gidemiyor tarlaya;
Sümüklü bu ne iğrenç bir şey diyorlar bamyaya
Biz kaderi kısmeti unuttuk be halaoğlu.
Abdest'i namazı -niyazı askıya aldık,
Kur'an-ı torbalayıp duvara astık;
Oruç'u zekat’ı kazaya sefere saydık:
Biz dini İslam-ı da unuttuk be emmioğlu.
Hiç saygı kalmadı ana ile babaya!
Çok menfaatler girdi gardaş ile araya,
damlar da yatar iken sımaz olduk saraya;
Biz aile bağlarını da kopardık be emmioğlu.
Nacizane birazcık dukundum gönül telinize.
Bir çareyim sığınmak istedim merhametinize.
Kul Okyay inanın muhtaç tatlı dilinize.
Biz sevgiyi, saygıyı da mı unuttuk be emmioğlu?
Hanifi OKYAY 27,03,2013 /14:30
Hanifi OKYAY