Ben Şairim
Ben şairim.
Beşik kertmesiyim yalnızlığımla.
Nefesim hasret kokar.
Ben şairim.
Aşkı öğrenmedim yarin kucağında.
Çifte kavrulmuştur yüreğim,
aşk ocağında.
Gözyaşlarım bölüşür yüreğimi,
ve beynimi kelimeler.
Pencereler gözlerim gibi puslu.
Sağlam sandığım kalbimde bir korku.
Bilmiyorum cesurmuyum korkakmı.
Ya da zekimiyim aptalmı.
Hiçbir şeye sahip değilken her şeyi kaybetmeinin korkusu.
Ve havada hala teninin kokusu.
Ellerimde tütün,
Kalbimde zifir.
İçtiğim sigarada yatıştırmıyor artık sinir uçlarımı.
Hayatın kendisi unutturuyor hayatı.
Zaman dediğin ömür törpüsü.
Ve ben şairim
Kelimelerledir gülmemde ağlamamda.
Sen gittiğinden beri,
şafağı tutarım perçeminden,
sevişirim mor duvaklı dağlarla.
Beynimde bir sancı,
bıçak saplanmış gibi.
Ah bulamadığım cümle,
seni bir bulsam yari bulmuş gibi sevineceğim,
Ve o an,
yazdığım bütün şiirleri beynimden sileceğim.
Her köşe başında yok olan umut.
Fotoğrafların söndürmüyor, körüklüyor hasretimi.
Sen gittiğnden beri güzel kadın.
Ben kelimelere sığındım.
Merhametli olmasa da her biri.
Ve ben şairim,
Beşik kertmesiyim yalnızlığımla,
Nefesim hasret kokar.
Ve ben şairim,
aşkı öğrenmedim yarin kucağında.
Çifte kavrulmuştur yüreğim,
aşk ocağında.
Murat HALICI
(Tehlikeli Şiirler isimli kitabımdan)
Murat HALICI Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Bahar
Tomurcuk tomurcuk gülüyor bahar
Her yere serpilen papatyalar
Saklambaç oynayan gelincik çiçekleri
Kışın koynundan kaçan nazlı zambaklar
Baharın gözde cariyeleri.
Unutmamalı Tanrı misafiri laleleri
Ağaçlar giymişler yeşil iş elbiselerini
Çoktan mesaiye başlamışlar
Kervanlar düzüyor
Parfüm tüccarı rüzgar
Güneşin de gözlerinin içi gülüyor
Az sayıda bulut serkeşlik sarhoşu
Demleniyorlar kendi hallerinde
Sorun yok
İçlenip ağlamadıkları sürece
Sanki içimde akan dereler
Yıkıyorlar ruhumun derinliklerini
Umut olup yağıyor gökyüzü
Gönlümün çoraklığa alışkın diyarlarına
Bebek kokusu kadar güzel toprak kokusu
Panayır yeri oluyor yüreğim
Dilimde neşeli bir sevda türküsü
Bu gün sende gelince
Tamamlanacak bu mutluluk öyküsü
Murat HAlıcı
Murat HALICI
Prematüre
Bir yıldızın asık suratı yapışmış penceremin buğusuna
Gece leylak kokusunu sürmüş yine
Dolunay çekiyor ruhumu kendine
Bir şiir daha anlatmaya çalışacak seni yeniden
Aciz
Yetersiz
Söz ustası ben
Anlatamayacağım seni yine
Belki lügatlerde olmayan bir şeyler var sende
Belki kelimeler eskidi artık
Belki de
Bırak anlatmayı
Anlayamamışım bile seni
Sığmasan da cümlelere
Bir şiir daha doğacak birazdan
Prematüre
Murat Halıcı
Murat HALICI
Madam Petri
Ah Madam Petri!
Hiç bir yere tutunamayan sesinizde
Akıp gitti yine öfkeniz
Menekşeler tutarken köşe başlarını
Güneş sırmalı şalını toplamaya başlıyor yavaştan
Ve her şey sil baştan
Lille’de de aynıydı bu vakitler bulutların küskünlüğü
Ve siz yine yanlış yerlerinden tutup
Geçmişi geleceğe perçinlemekle meşguldünüz
Nezaketini bırakmıştı akşam üstü
Üstelik caddeler, sokaklar da size uymuştu
Bilmiyordu hiç kimse ne yükleniyordu limandan
Ve ne yüklediğini yaşadığı andan
Oysa ne kadar uğraşsak beceremezdik güller gibi ağlamayı
Ve ben acemiliğinize vermiştim Madam Petri
Yaşamak konusundaki
Ah Madam Petri!
Biriktirir mi eksiltir mi zaman bizi?
Ölçüyle verilmiyor ki hayat
İyiler önde, çürükler arkada oluyor çoğu zaman
Her gün ölüyor bir sonrakini doğururken
Günahlarının bedelini öder gibi
Ve biz kucağımızda buluyoruz yeni doğmuş bebeği
Mutluluk ipli bir kukla
İnanın mutlu olmazdı çöl, yağmura boğulsa.
Ah madam Petri!
Hayat hoşlanmaz eteklerinden çekiştirilmekten
Ya asıl esaretse
Kafeslerimizden öykündüğümüz gökyüzü?
S/aklanamayız ki kendimizden
Bulamayız da kendimizi
Ah Madam Petri
Ne kadarımızı bulmak istiyoruz ki?
Murat Halıcı
Murat HALICI