ismail çok güzel şiir
Düğün
İnsanız muhakkak ki güleriz eğleniriz
Onun da ölçüşü var sınırını biliriz
Sınıra uyduk diye sanki insan değiliz
Yobazız mürteciyiz bize böyle sözler var
Haddimizi aşarsak övünür mü peygamber
Bende bilirim elbet öyle düğün yapmayı
Şampanya patlatmayı karılar oynatmayı
Bırakın şimdi bana medeniyet satmayı
Başı boş muyuz sanki üstümüzde Allah var
Kepazelik yapınca sevinir mi peygamber
Düğünmüş eğlenceymiş hayatta bir kereymiş
Falan filan hocada göbek atmış eğlenmiş
Bizleri biz yapanlar bakın nasıl evlenmiş
Hoca dansöz oynatsın bu tarafta Kuran var
Hoca oynattı diye hoş görür mü peygamber
Bakın ben bu konuda zorlamaya gelemem
Bataklığın üstüne yuva inşa edemem
Açık seçik hüküm var başka fetva istemem
Doğacak çocuklarda bu günlerin rengi var
Rengi alacalıya ümmet der mi peygamber
Adem GÜLEÇ Şiirleri
Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.
Benzer Adem GÜLEÇ Şiirleri:
İnsanız muhakkak ki güleriz eğleniriz
Onun da ölçüşü var sınırını biliriz
Sınıra uyduk diye sanki insan değiliz
Yobazız mürteciyiz bize böyle sözler var
Haddimizi aşarsak övünür mü peygamber
Bende bilirim elbet öyle düğün yapmayı
Şampanya patlatmayı karılar oynatmayı
Bırakın şimdi bana medeniyet satmayı
Başı boş muyuz sanki üstümüzde Allah var
Kepazelik yapınca sevinir mi peygamber
Düğünmüş eğlenceymiş hayatta bir kereymiş
Falan filan hocada göbek atmış eğlenmiş
Bizleri biz yapanlar bakın nasıl evlenmiş
Hoca dansöz oynatsın bu tarafta Kuran var
Hoca oynattı diye hoş görür mü peygamber
Bakın ben bu konuda zorlamaya gelemem
Bataklığın üstüne yuva inşa edemem
Açık seçik hüküm var başka fetva istemem
Doğacak çocuklarda bu günlerin rengi var
Rengi alacalıya ümmet der mi peygamber
Adem GÜLEÇ
Biz bir hâdika idik yemyeşil kiraz vardı
Kenarlarda kavaklar ortada da çınardı
Ayva narın şevkinden arşu ala oynardı
Birden bire yeşerip coşmuş gürlemiş idik
Sararan sahraları sarıp süslemiş idik
Bu çınarın dalları arşın arşın uzardı
Öyle haşmetliydiki beş metre eni vardı
Bir dalını dokuz köy pay pay edip yakardı
Bahçeye salgın girdi dallar tarumar şimdi
Bahçede ne erik ne menekşe var şimdi
Kenarda kavaklara sarmaşıklar sarıldı
Dibindeki ayrıklar sağa sola yayıldı
Gülistan harap oldu suçlu çınar sayıldı
Şimdi çınar ağacı bir başına kalmakta
Sararmış yaprakları yavaş yavaş solmakta
Ayaklar peydah oldu yürüdüler gittiler
Bir tarafta büyürken bir tarafta bittiler
Bütün nebat anlaştı çınarı terk ettiler
Koca çınar ağacı soldu bitti çürüdü
Destanlık gövdesini yılan çıyan bürüdü
Yağmur yağar sel olur yalağını yıkarmış
Kuru gibi dursada çınar kökte yaşarmış
Kesilen dal yerinde daha gürü çıkarmış
Tüm nebat yürüse de kökler yürümez imiş
Kökü derinde olan çınar çürümez imiş
Adem GÜLEÇ
Yıllar gelmiş geçmiş tükenmiş zaman
Düşününce biraz anlıyor insan
Ardından,içinde fırtına kopan
Yüreğimde düğümlenmiş ses kaldı
Herkes gelir gider gelenek böyle
Seneler yükünü bıraktın öyle
Sevin artık şevin gönlünü eğle
Çavuş gitti onbaşılar süs kaldı
Biz de senin gibi gitmek isterdik
Başvuruyu yaptık dilekçe verdik
Kimleri küstürdük kime ne dedik
Tayin hayal normal izin küs kaldı
Çırpındın kaç sene eğitim için
Bu olsa gerektir en büyük suçun
Bal veren ariya eziyet niçin
İnsanlarda çeşit çeşit his kaldı
Arkandan gülsekte şaka yapsakta
Gözümüz görmüyor bakıp dursakta
Kalpten göze akan seli tutsakta
Göz dayandı gönüllerde sis kaldı
Adem GÜLEÇ