Hayal Kırıklığı
Canım, sana, her zaman, çok güvenmiştim.
Seni, gerçekten, içten, çok sevmiştim.
Sana bak, yürekten, hep aşkım, demiştim.
Umarım, yine hayal kırıklığı, yaşatmazsın.
Güven, hep aşkın, temelinde olmalı.
Kalplere, karşılıklı, sevgi dolmalı.
Değmez ise, bu çiçek, baştan solmalı.
Umarım, tekrar hayal kırıklığına, uğratmazsın.
Küsüp barışan ve yine küsen sensin.
Sürekli, af dileyen ve üzen sensin.
Aşkım deyip te, sebepsiz kaçan sensin.
Umarım yine, hayal kırıklığı, yaratmazsın.
Mesut Yüksel
Mesut YÜKSEL Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Yağmur
Yağmur yağdı
Şimşek çaktı
Kirler yıkandı
Temizlendi yine...
Coştu tabiat
Yenilendi...
Sel oldu şimdi
Anılar...
Yok oldu yine
Umutlar...
Yağmur getirmez
Eski günleri...
Yağmur yıkamaz
Acı dünleri...
Her yağmur
Bir acı...
Her damla
Bir gözyaşı...
Mesut Yüksel
Mesut YÜKSEL
Teknolojik İnsan
TEKNOLOJİK İNSAN
Elektrik ile başladı, aslında, bütün hikaye.
Işık oldu, ampul oldu, hep o, evlerimizde.
Bilim için, oldu bu yarış, hep, büyük bir gaye.
Çalışmamazı kolaylaştırdı, iş yerimizde.
Sanayi kuruldu, onla açıldı, fabrikalar.
Arttı bütün yapılan, seri halde, üretimler.
Değerlendi birden, çalışılan, tüm dakikalar.
Buna paralel olarak, coştu hep, tüketimler.
Radyo, telgraf, telefon, araç, televizyon derken.
İnsanoğlu, demedi hiç, uçmak için, çok erken.
Uçak, motorsiklet, otomobil, gemi ve tren.
Medeniyet, bu gelişime, yapamazdı fren.
Bilgisayar, laptop, cep telefonu, teknoloji.
İnternet, sanal dünya, ordan yap sen, alışveriş.
Bu hıza, yetişemedi bile, bak psikoloji.
Sanal dünyanın hızına, sen de, bir anda eriş.
Sen sen ol, çok fazla, kaptırma, yeni icatlara.
Daha fazla, vakit ayır, sohbete, insanlara.
Teknoloji, elbette, rahatlık ve kolaylıktır.
Ancak daha önemlisi, her zaman, insanlıktır.
Mesut Yüksel
Mesut YÜKSEL
Yüzüncü Yıl Marşı
Kim derdi ki, koca Osmanlı, edilir mi işgal.
Yedi düvel ile, cenk ettiler, yok ki başka iştigal.
Bir vatan toprağı bırakmak, en büyük mirastır.
Ancak, bu savaş, hukuka göre, bakana legal.
Küllerinden doğacaktı, yeni Türk Milleti.
Seçilmiş komutan, geçti ordunun başına.
Tüm halk, tek yürek, ezecekti bu illeti.
Kimse, bakmadı düşmanın, kara kaşına.
Yeni bir devlet kuruldu, açıldı Millet Meclisi.
Her, bölgeden seçildi, bak genci ve emeklisi.
Kanunlar çıktı, devletin, nizamını kuran.
Budur, düşmanı çıldırtan ve yüzüne vuran.
Devrimler yapıldı, koştuk yeni bir çağa.
Medeniyet, geldi, yok oldu, paşa, ağa.
Yeni dünya düzeni, değişirken durmadan.
Yazıldı bu destan artık, tüm taşa, dağa.
Bir asırlık çınar oldu, şimdi cumhuriyet.
Ne kıymetli şey, paha biçilmez, o hürriyet.
İleri, ileri artık, geri gitmek yok, bu yüzyıl da.
Mührü, halk vurdu, kazandı vatan resmiyet.
İlelebet, ileri!, Ey Türkiye Cumhuriyeti!
Parçaladın, topu tüfeği, kazandın hürriyeti.
Atatürk'ün gösterdiği, hedefe koş, durmadan.
Ulaş ve getir, o muasır, medeniyeti.
Yüzüncü yıl, yüzüncü yıl, kutlu olsun, ey şanlı devletim.
Tarih yazmaz ki, benim, yoktur hiç esaretim.
Bütün hedefleri, bir bir aşmak için.
Her zaman vardır, enerjim ve cesaretim.
Yüzüncü yılda, kök saldı, büyüdü asırlık çınar.
Kahramanlık destanları, dört bir yanda çınlar.
Rüzgarmış, fırtınaymış, deviremez artık bizi.
İsterseniz sorun, anlatsın, hepten kaçanlar.
Mesut Yüksel
Mesut YÜKSEL