Eğitim Sitesi

Hep Ayrı Gitti Şiiri

Hep Ayrı Gitti

Şu karşı dereyi geçeyim dedim
Dere ayrı gitti düz ayrı gitti…
Eğildim suyundan içeyim dedim
Ayak ayrı gitti diz ayrı gitti…

Bu yılki rızkımı tarlaya serdim
Sarı başak gelir diye beklerdim
Tohumu rüzgarla sellere verdim
Tahıl ayrı gitti toz ayrı gitti…

Elimin altında küçük kuştular
Gün geldi yuvadan kaçıp uçtular
Uzaklara gidip kanat açtılar
Oğul ayrı gitti kız ayrı gitti…

Güllerin bağında seyrine daldım
Arı gibi çalışarak bal aldım
Kış gelmeden karla borana kaldım
Bahar ayrı gitti yaz ayrı gitti…

Felek benim elim kolum bağlamış
Dert çilesi Yaşarı'mı dağlamış
Öksüz Yavrum deyip anam ağlamış
Üvey ayrı gitti öz ayrı gitti.

Yaşar KILIÇ

Yaşar KILIÇ Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Yaşar KILIÇ Şiirleri:

Nam-I Diğer Senin Adın Türkiye

Mezra mezra köy beylikle var oldun
Nam-ı diğer senin adın Türkiye
At üstünde kılıç kalkan kuruldun
Nam-ı diğer senin adın Türkiye

Hak yolunda İslam’a başı çektin
Altı yüzyıl koca bir çınar ektin
Halifeye kaftan biçip don diktin
Nam-ı diğer senin adın Türkiye

Tuğra vurup hac kafaya dank ettin
İne girip evlerinde cenk ettin
İmansızdan ganimeti denk ettin
Nam-ı diğer senin adın Türkiye

Kalesini, çarmağını çevirdin
Zayıfladın yine vurdun devirdin
Yedi düvel bir olunca devrildin
Nam-ı diğer senin adın Türkiye

Tuğra mührü ay yıldıza devrettin
Hüküm yeni oğul Cumhuriyet’in
Anadolu, Kafkas, Türkmen milletin
Nam-ı diğer senin adın Türkiye

Yaşar Kılıç

Yaşar KILIÇ

Nerde

Ömür yavaş yavaş geçip gidiyor
Fani dünya senin temelin nerde?
Durmuyor gelenin, göçüp gidiyor
Hani mal sahibin, cemalin nerde?

Değirmenin gibisin terse dönesin
Çarkın kırılsın da dibe inesin
Garipleri yaktın, sen de yanasın
İpek şal giydirdin, yamalın nerde?

Hayatımla kavga ettim barıştım
Gece gündüz rızkım için çalıştım
İbadetsiz çok gün geçti alıştım
Münker Nekir sorar, amalin nerde?

İlimler deryası Merdan can Ali
Hak yolunda cömert Osman’ın eli
Ebubekir Sıddık Nebi siperi
Adalet dağıtan Ömer’in nerde?

Güneş gibi doğdu sarı bir yiğit
Cihana hükmetti, verdi bir öğüt
Ardından yazdırdı binlerce ağıt
Hani o Mustafa Kemal’in nerde?

Yaşar Kılıç

Yaşar KILIÇ

Sülo

İhtibarım yere düşmesin diye
Kendini her yerde överdi sülo
Hiç kimse kapıdan geçmesin diye
Bağ itiyle gezer kovardı sülo

Sülonun küçük bir aynası vardı
Saçını yan döker havası vardı
Kıçında dört büyük yaması vardı
Ağanın kızını severdi sülo

Fabrikaya girdik yine buluştuk
Aynı işte uzun yıllar çalıştık
O gün yoksa biri ölmüş alıştık
Yalandan dizini döverdi sülo

Bir işe yaramaz portifle gezer
Çalışır cihazı elleyip bozar
Kıvrılır aradan sıvışıp sızar
Konuşmaz o günü duvardı sülo

Haftaya dönerdi bize vardiye
Süloya bir önlük geldi hediye
Giymezdi saklardı kirlenir diye
Yağlı pis tulumu sıvardı sülo

Görücüye gittik sönük dediler
Kekeme diline yenik dediler
Bu sümüklü kalık kemik dediler
Kovulduk deyince söverdi sülo

Sülonun sonunda hatçesi oldu
Azeri şivesi lehçesi oldu
Gidip de dönmeyen akçesi oldu
Gözünü BAKÜYE çevirdi sülo

Yaşar Kılıç

Yaşar KILIÇ

Hep Ayrı Gitti Şiiri