Aşk yemin bozmaktır
Söz geçirememektir kendine.
Jiletle kazınmak istensen bile direnmektir.
Sözlerdeki şüphedir çoğu zaman
Gözlerdeki yaştır.
Yüreğindeki hiç tarif edemediğin yaradır
Istıraptır aşk...
Dayanamayanlar tutunamaz ona
Elini yakar çünkü.
Yanmasını bilenler yaşar aşkı
Canı yananlar,
Canı düşünenler barınamaz o evde.
İşkencelere katlanabilenler,
En büyük acılara dayanabilenler
Koklar o çiçeği.
Aşk kendini unutmaktır çoğu zaman
Bazen de sevgiliyle kaybolmaktır.
Meçhulleri göze almaktır
Sonu düşünmemektir aşk.
Zirveden zemine düşmeyi göze almaktır.
Binlerce kez kırılsan da budansan da
Ezilsen de ölsen de
Bunları es geçmektir aşk
Bunları es geçebilmektir.
Kendi canını unutmaktır.
Kendini unutmayan bir sevgilinin ömrü
Kendini unuttuğu kadardır.
Kendini düşünen, aşk ateşinde yanamaz.
Aşk, kendi canına başka bir canı
Kendi nefsine başka bir nefsi
Tercih edebilmektir.
Aşk, aşığın yok oluşu
Aşık olunan ise; aşığın var olduğu alemdir.
Azaplara dayanamayanlar
bulur bin bir ayrılık bahanesi...
Aşk imkansızı başarmaktır.
İçin yanarken cayır cayır
Yüzündeki gülücüktür aşk.
Acısız bir aşk, aşk değildir.
Savaşsız hiç değildir.
Cesarettir ,deliliktir;
Hırçın bir dalgadır aşk,
Bazen de suskun bir çocuktur.
Güneşin kavuruculuğunda buz kesmek,
Koşarken bir taşa takılıp düşmektir.
Ve elindeki yarayı kanlar içinde
Saklamaya çalışıp da saklayamamaktır.
İçini her şeyiyle sevgiliye dökmektir;
Her şeyi anlatıp
Hiçbir şey anlatamamaktır.
Ya da öyle zannetmektir .
Sen içini döktükçe
Ve içinde her şey bitti zannettikçe
İçinden sürekli doğmaya devam eden şeydir.
Mery