Mezar Tarlası
Musalladan mezara, en üst makam dünyada.
Gören selama durur, Padişah da Kral da.
Teneşirde ön mola, bezle bağlı parmaklar
Kefen üniforması, kim bilir neler saklar.
Sonra mezar tarlasında, bulunur ona bir yer.
Üstündeki otları, sular hep kimsesizler.
El açıp okunursa, bir Fatiha bir dua.
Nasiplenir belki de, şurada yatan mevta.
Dün gibi değil miydi, çocukluktaki anlar.
Bizlerden farklımıydı, mezarlıkta yatanlar.
Hesap kitap seninle, sade bilgi ulaşır.
Cenneti, cehennemi herkes sırtında taşır.
Affı yok hak yiyenin, yüzü hep kapkaradır.
Gitmeden helalleş ki, kurtuluşa çaredir.
Namaz, oruç ve de hac, Müslümanlığa yetmez.
Adam gibi değilse, cennet de kabul etmez.
Saygılarımla
Haziran-2008
Ecz.Abdulkadir Nur GÖRDÜK
Abdulkadir Nur GÖRDÜK Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Benzer Abdulkadir Nur GÖRDÜK Şiirleri:
Burası Diyarbekir
Bu kutsal memlekete kim ihanet etmişse,
Edindiği malının, sıfır olsun şeşleri.
Çalarak, hamal gibi kim taşıyıp yemişse,
Halkımın ah ı ile, rast gitmesin işleri.
Sahabe, şair, edip, aydın şehri burası
Kimler gelmiş, kimler geçmiş insanlığın Şura’sı
Bereketli Ortadoğu ve Avrupa arası
Kim hakkını yemişse, kabus olsun düşleri.
Yaşayan ağu içmiş, yaşamayan sanki aç,
Merhabaya hasret kalmış, gülümsemeye muhtaç,
İnsanlığın tarihinde yeri, her zaman sertaç,
Kim sırtından geçinmişse, hayrolmasın peşleri.
İçindeki sevinmemiş, dışındakinde hüzün,
Burcunu, bedenini, görmeye hasret gözün,
Kalmıyor bir manası, dilden dökülen sözün,
Kim basmışsa kaderine, hiç bitmesin kışları.
Madem memleketimiz, madem değerler bizim.
O zaman Diyarbekir, demek ki hepimizin.
Velinimet olmuşsan gurur ve onur sizin,
Kim kazancın yatırmışsa, hep dik dursun başları
Abdulkadir Nur GÖRDÜK
Hazan Mevsimi
Teli kırık, mızrap vurmaz sazıma.
Hava bulut, güneş doğmaz yazıma.
Mevsim hazan, derman inmez dizime.
Gönül yaşım, yirmi birde takılmış.
Giden ömür, artık geri gelmiyor.
Rengi solmuş hatıralar, kalmıyor.
Ne kadar söylesem, ibret almıyor,
Gönül yaşım, yirmi birde takılmış.
Düşen tohum, ağaç oldu nerdeyse,
Gören gözün mahareti, fer deyse,
Bir asır da olsa ömür, her neyse,
Gönül yaşım, yirmi birde takılmış.
Gençlik, uzak pencereden bakıyor,
Zaman hızlı, el sallayıp akıyor,
Geçen yıllar, derin iz bırakıyor.
Gönül yaşım, yirmi birde takılmış.
Hangi yana baksam, anılarım var.
Mutlu veya üzgün, yaşandı yıllar.
Şaka değil, kısacık ömür kadar.
Gönül yaşım, yirmi birde takılmış.
Saygılarımla
Mayıs_2009
Abdulkadir Nur GÖRDÜK
Oğul
Sana kurşun sıkanlara bu sözüm,
Kırılsın,kopası elleri oğul.
Canın feda ettin,istikbal için,
Konuşmasın,tutulası dilleri oğul.
Genç yaşında,göz yummadın zulüme,
Nara attın,meydan saldın ölüme.
Allah derken,boğazında düğümlendi kelime,
Fırtınaya dönsün ,yelleri oğul.
Çürüsün içleri,hem dışları da,
Kavrulsun yazları,hem kışları da,
Yar olsun düzleri,yokuşları da,
Vahalardan arınsın,çölleri oğul.
Sarıp,sarmaladım çocukken seni,
Yüreğim dayanmıyor,acın hep yeni.
Bu gözyaşı,bu hasret bitirdi beni,
Saksılarda kurusun gülleri oğul.
Her öğünde süslüyordun soframı,
Şimdi deşip,sağlıyorsun yaramı,
Kader elbet,bekliyorum sıramı,
Olmasın ,yeryüzünde külleri oğul.
Abdulkadir Nur GÖRDÜK
Mezar Tarlası Şiiri