Rüzgar
Bu hazan mevsiminde
Islık çalıyor rüzgar
Dövüyor kapımı
Zorluyor penceremi
Bu hazan mevsiminde
Uyutmuyor rüzgar
Türkü mü çığırıyor
Feryat mı ediyor...
Sararmış yaprakları
Toprak çağırıyor
Bu hazan mevsiminde
Uyutmuyor rüzgar
Toprağa düşene
Ağıt mı yakıyor
Bu hazan mevsiminde
Uyutmuyor rüzgar
Bir serinlik tenimde
Bir ürperti içimde
Sen mi geldin gizlice
Yoksa Azrail mi sinsice….
Sinan ENÇ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Seni Seviyorum Sensiz
Bugün dokuz Haziran
Ve ben sensiz hazanı yaşıyorum
İçimde sızlayan yaran
Ve ben sessiz kabuğunu eşiyorum
İt gibi titriyor
Kedi gibi üşüyorum
Be vicdansız
Be kitapsız
Allahsız
Gülme gülme kahpece
Dudakların bükülmesin sürtükçe
Ben insan gibi seviyorum
Seni seviyorum vefasız
Seni seviyorum
Ve ben seni
Evet seni özlüyorum.....
Bugün dokuz haziran
Ot yeşil
Çiçek canlı
Dal meyveli
Ve ben sensizliği
Sessizlikle yaşıyorum
Bir tutam ottan beter...
Her şey siyah-beyaz gözümde
Beyazda seni
Siyahta sensizliği yaşıyorum...
Ben kendimle savaşıyorum
Kendimi aştıkça sana ulaşıyorum
Kendimi buldukça seni kaybediyorum
Ben belki de aybediyorum
Yinede gerçekleri söylüyorum
Seni inadına inadına seviyorum
Seni üryan büryan seviyor
Allı pullu nefret ediyorum
Anlıyor musun
Ben çıplaklığını seviyorum
İşte bak gene titriyorum
Alev alev yanıyor
Soğuk soğuk terliyorum
Hem üşüyorum
Be vicdansız
Be kitapsız
Bu kahpe dünyada
Bir başka kahpeyi
Evet bir kahpeyi
Yani seni seviyorum
Seni çok
Ama çok özlüyorum....
sinan enç
Sinan ENÇ
Hempa
Her bayramın öngünü
İçime dolar hüzün
Ben aynı yerdeyim
Tenimde nefesin
Kulaklarımda sesin
Yok şimdi
Ceberut hempa
Nerdesin
Her bayramın öngünü
Gurbet olur sılam bana
Sen yoksun ya
Zindan gelir yuvam bana
Anlasana
Her bayramın öngünü
Geliyorsun düşüme
Teklifsiz
Düstursuz
Sisler İçinde
Daltaban
Ağlıyor yüzün
Gülümsüyor gözün
Bir kelime şekerden
Bir kelime zehirden
Bulanık sözün
Hayra mı yorayım
Şerre mi
Afallıyorum
Aynı nehirde iki kez yıkanamazsın
Demiş ya
Halt etmiş Herakleitos
Mümin aynı delikten iki defa sokulmaz
Buyurmuş da Muhammed Mustafa
Heyhat
Her bıçağa boyun uzatan
Akılsıza
Ne fayda
Aldırma yürü
Sen olmayınca
İşte böyle sayıklıyorum
Bayramın kutlu olsun
Sen eğlen dur
Nasılsa ben
Hep ayakta uyuyorum
Sıkıyorsa gıcır gıcır mokasenlerin
Canını yakarlar
Maazallah
Kalavrahanesi de niali de
Yamacısı da
Elhamdülillah
Hem bol hem mahir olur
Oraların zanaatkarları
İlk fırsatta
Hafiften dövdür fort kısmını
Açılır
Gevşer de
Rahatlarsın
Evelallah
Burnunu okşatma burnunu
O halince kalsın
Ki papuçta pupayı örter paça
Alnaçta bakanlar mücerret sansın
Ne demiş atalarımız
Yere sağlam basacaksın
Karda yürüyüp izini belli etmeyeceksin
Eyvallah
Bir de karıncayı
Yoksa piremiydi
Neyse ne
Uymazdı zaten buraya
Uysa da uymasa da
Aradan geçirdik ya neyse
Ama demezdi bunu
Gılgameş
İştar'a
Beni de demedi say
Ki pirin yanında dilsiz gerek
Kapadım ağzımı
Kaygılanma
Karanlık gecelerin
Beş köşeli yıldızı
Mabedin hep ışık saçsın
Karanlık çekilsin aradan...
Sinan Enç
Sinan ENÇ
Sevgilimin Adı
Ben bir kapalı kutu
İçimdeki bilinmez
Akar hicran yüreğime
Dışarıdan sezilmez
Gülerken yüzüm
İçim kan ağlar
Doluyum bulut gibi
Gölgemde üşür dağlar
Ben benle küskünüm
Kimseye yok sözüm
Karasevdayla yanarım
Sevgilimin adı ölüm....
sinan enç
Sinan ENÇ