Eğitim Sitesi

Sorma Gardaşım Şiiri

Sorma Gardaşım

Garibim kaldım, kara kışlarda
Deli gonüm yanar,kor ataşlarda.
Öyle bir dert var ki, emsalsiz başta;
Ben bende değilim,sorma gardaşım.

Umut tacirleri hayal satıyor!
Ömrümün güneşi erken batıyor.
Aldığım her nefes canım yakıyor;
Ben ben de değilim,sorma gardaşım.

Yağan karlar izlerini süpürdü!
Mezarın üstünü, diken bürüdü.
Gözlerimin yaşı, sel olup yürüdü;
Ben ben de değilim, sorma gardaşım.

Yadıma düşünce, erir kemiğim!
Heba olup gitti, bunca emeğim.
Kul Okyay'ım: Derdim kime söyleyim;
Ben ben de değilim, söyle gardaşım.

Hanifi OKYAY 12.02.2019 / 15:00

Hanifi OKYAY Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Hanifi OKYAY Şiirleri:

Emir Pınarında Ağlar Bir Gelin

Kızıla boyanmış da dağın zirvesi
Ne akranı var yanında ne de kirvesi
Bir zalım elinden bitmez çilesi

***Gögsuyun başında ağlar bir gelin.
***Kendi kaderine yanar bu gelin.

Sırtında yavrusu yüreği yaralı!
Sararıp solmuş rengi bahtı karalı:
Seherin vaktinde başı dumanlı;

***Emir pınarında ağlar bir gelin.
***Perişan haline yanar bu gelin.

Yad eylemiş dünü anmış özelden
Sakınıp saklar tenini kem gözlerden
Edep haya var dilinde sözlerden

***Şeb-i arza el açmış ağlar bir gelin.
***Mevlasından bir niyaz diler bu gelin.

Sordum hatırın boynunu büktü
Ah edip özünden kan ile yaş döktü
Sefil Okyay naçar açmaza düştü

***Sabahın seherinde ağlar bir gelin.
***Kendi kaderine yanar bu gelin.

Hanifi OKYAY 13.08.2007 / 20:58

Hanifi OKYAY

Emmioğlu

Zaman mı değişti yoksa insanoğlu mu?
Biz ne olduğumuzu unuttuk be emmioğlu.
Çağ mı atladık yoksa geri mi gittik!
Biz kim olduğumuzu unuttuk be emmioğlu.

Yaban elde hemen tanışıp kaynaşır’idik;
Acı soğan ile kuru ekmeği bölüşür’idik,
birlikte ağlayıp birlikte güler’idik;
Şimdi bacı gardaş düşman olduk emmioğlu.

Ayıptır söylemesi herkes kuyu kazıyor;
Nimet çok geldi yiyip-yiyip de azıyor!
İnsanlar cin olmadan adam çarpıyor;
Hakkı hukuku unuttuk be dayıoğlu.

Herkes neşrediyor ne yiyip içtiğini
Bebeler kendisi giyiyor kendi seçtiğini
Cılız diye köylü bile biçmiyor ektiğini
Biz Rahman'a şükrü unuttuk be emmioğlu.


İnsan onuru satılık bir paket makarnaya!
Reçberimin yüzü yok! Gidemiyor tarlaya;
Sümüklü bu ne iğrenç bir şey diyorlar bamyaya
Biz kaderi kısmeti unuttuk be halaoğlu.


Abdest'i namazı -niyazı askıya aldık,
Kur'an-ı torbalayıp duvara astık;
Oruç'u zekat’ı kazaya sefere saydık:
Biz dini İslam-ı da unuttuk be emmioğlu.

Hiç saygı kalmadı ana ile babaya!
Çok menfaatler girdi gardaş ile araya,
damlar da yatar iken sımaz olduk saraya;
Biz aile bağlarını da kopardık be emmioğlu.

Nacizane birazcık dukundum gönül telinize.
Bir çareyim sığınmak istedim merhametinize.
Kul Okyay inanın muhtaç tatlı dilinize.
Biz sevgiyi, saygıyı da mı unuttuk be emmioğlu?

Hanifi OKYAY 27,03,2013 /14:30

Hanifi OKYAY

Azap Gülü

Gönül ne gezersin, sessiz dağlarda;
Acı poyraz gibisin, esip gezersin!
Kimi layık gördün oy of ömür tahtına;
Bir zalım ardından, koşup gidersin?

Felek tuzak kurar, kader yoluna!
Ağyar dersin el olur, gider zoruna.
Kerem gibi yanma oy of aslı uğruna;
Kül olur yeller de, tozar gidersin!

Azap gülü gibisin, gurbet eller de:
Baykuş gibi kalma, viran hane de.
Beyhude gezme oy of ıssız çöllerde;
Bir gün bir yerde çürür gidersin!

Engine de deli- deli gonüm engine!
Gel gidelim, dost eline yurduna.
Ağyar ferman yazar oy of cana kastine;
Kadere talihe, küser gidersin.

Hanifi OKYAY 18.11.2021 / 11:00

Hanifi OKYAY

Sorma Gardaşım Şiiri