Eğitim Sitesi

Yalnızlık Şiiri

Yalnızlık

karanlık gecelerin sesidir Yalnızlık

Gözlerinden damla damla yaş dökülür yüreğine

birer çığ misali gibi kaplar tüm bedenini

nefes almaya çalışırken çırpınırsın ve ölürsün sonunda

işte yalnızlık budur belkide

İsimsiz Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer İsimsiz Şiirleri:

Keşge Seni Hiç Tanımasaydım

Bir keman sesi ile sızısı başlar kırgın ruhumun

Ve bir kemancıdan farksızdır boyun büküşüm

Nedense bu akşam da yalnızlığıma sitemlerim

Yalnız bırakana değil, yalnızlığıma tüm sövgülerim

Vuslata dair çiçekler açsa da bazen yüzümde

Vuslat nerede ve ne zaman bilinmezliğinde

Vuslatı geçtim, ne olurdu sanki şu akşam karanlığı

Üstüne binmeseydi, kimsesiz omuzlarımın

Ve ne olurdu geceler bu kadar üstüme gelmeseydi

Gündüzlerin ışıltısı

Biraz da benim akşamlarıma yansısaydı

Yılların kanattığı, gün ışığı görmemiş yaralarım,

Ne olur biraz kabuk bağlasaydı

Biraz dinseydi, sensizliğin bıçakladığı

Kimsesiz kalmış duygularım

Ah sevgilim, sen benim, mahcup yüzümü sakladığım

Sırlı aynamın, sırrına sığacak kadın mıydın

Sevdam vardı benim, öznesi sen olan

Ama, duvarların ardına sakladığım

Sıcak merhabaların ve tatlı gülüşlerin,

Ya, gidebilseydi gözümün önünden, ya da ben duymasaydım,

O, en güzel sesleri, kendi gaibimden

Belki o zaman alışmak, alışmak, daha kolay olurdu

Ya, şu içimin en derinliklerinde,

Bu kadar yer tutmasaydın

Ya, üzerime bu kadar dar gelmeseydi intiharlarım

Ya da, keşke seni hiç tanımasaydım!..

İsimsiz

Aptal Kadın

Ve Sen Aptal Kadın...

Dönmelisin artık diyorum...

Tadı da kalmadı sensiz ayrılığın...

Artık boğazına yapışmıyorum bu kentin...

Caddelerini ıslatan yağmurlu gecelerinde…

Ve kışın en buzul yanlarından sahipleniyorum tüm ayrılıklarını...

Kristal şehirlerin gök kubbesine çakıyorum en siyah Bulutları...

Ve Biliyorum...

Sağanaklarına kavuşmak lügatında yasaklı...

Aşkın hiçbir lehçesinde yok adının anlamı...

Yitik kent çocuklarının kaderini sahipleniyorum...

Ayrılığım sen...

Kışım sen...

Soğuğum sen...

Ve gözlerinin huzurunda avutulmamış bir ben...

Bir Ben ki tıpkı Baştanbaşa sen...

Anladım ki...

Hayat elinden her şeyini alınca büyürmüş insan...

Senli bir yaşamın ertesinde yaşıyorum...

Hayat denilen bu oyunu ben...

Figüransız suretlere bürünüyorum her gece...

Sen sancılı uykuların yanaklarına gebe günaydınlar bırakıyorum...

Ve duruyor zaman sana sen kala...

Zaman adil davranmadı bize be kadın...

Saçlarımdan giyiniyor kış beyaz örtüsünü...

Yüzümün oylumlarında sonbahara gebe gülüşler taşıyorum...

Özlemekten ölüm olduğun bir gecede intihara teşebbüsler sıralıyorum...

Oysa dönüşün yoktu bu aşka biliyorum...

Çünkü adın ''Gitti'' duydum...

Ölümbaz öpüşlü gecelerden dokunuyorum aşkının en izbe yalnızlıklarına...

Sen Yoksun...

Sesin Yok...

Ve faili meçhul cinayetler kalıyor…

Senli gecelerin ardından payıma düşen yokluğuma...

Ölüm olduğun bir gecede giriyorum ayrılığın koynuna…

Tek suçum…

Katilimden aşk peydahlamaktı…

Gidilmedik hiçbir film…

Beklenmedik hiçbir durak kalmadı bu şehirde...

Geç kalınmış bir aşkın öncesinde…

Ayrılığa müebbet sevdaların koynunda arar oldum seni…

Adı tarafından terk edilmiş kent şarkılarında rastladım izine…

Değişmişti sesin…

Ve değişmişti bakışların…

Hayat adil davranmamıştı gülüşlerine…

Hüzne ram bakışların izi kalmıştı...

Dudaklarının iz düşümlerinde…

Küçük kız edalarından eser yoktu yüzünde…

Yoktu sesinin eski şen kahkahaları…

Sonbahara hazırlanan eylül kadar sessiz…

Baharın koynunda avutulmaya çalışılan çocuklar kadar yaramazdın…

Ah aptal kadın…

Biliyorum…

Kavuşmak yoktu bu aşkın vuslatında…

Kaç geceye hapsettik aşkın günahkâr yanlarını…

Ve hangi şehirlerde unuttuk ‘’biz’i

Sende Haklısın…

Ah be aptal kadın..

Çocukları yoktu aşkın…

Oysa Bu yitikliğimle ben...

Köhne bir kentin arka sokaklarında adımlıyorum...

Senli bir aşkın başkalarına çıkan mutluluklarını...

Ama olsun be kadın...

Varsın olmasın sesin...

Yüzündeki masum yanların...

Sen varsın ya...

Şimdi sen kadar güzel yakışır biliyorum...

Hangi ölüm tarzını sahiplensem...

Mademki senli bir yaşam haram bana...

Sana Kavuşmak mı?

Varsın Ölüm olsun tek helalim bu aşkta...

İsimsiz

Gel Artık...

Sen semadan yağdıkça ben dalıp dalıp gidiyorum,

Birken biz olmadık mı seninle,

Bazen kadıköy sokaklarında sinema izledik,

Bazen denizin adalarında bisiklet turu,

Bazen kız kulesinin karşısında çay yudumladık,

Bazen boğaza gemilerle açıldık,

Bazen bir trene binip sirkeciden akvaryum sevdasını yaşadık seninle,

Bazen gülhanede aynı bankta aynı çimende bir ağacın altında hayale daldık,

Bazende saatlerce yürüdük istanbul sokaklarında,

Beraber ıslandık,birlikte gülüp aynı anda ağladık,bir sarıldık mı buzlar erir yüreğimiz dolup taşardı sevgimizle,

Bazenleri hiç sevmezken aşığı oluverdik seninle,

Şimdi buğulu camlar arkasından bakarken bu şehre bazenleri sevdiceğini istiyor yüreğim...



S.M.K.

İsimsiz

Yalnızlık Şiiri