Eğitim Sitesi

Yolcusu Olmuşsun Kendi Kendinin Şiiri

Yolcusu Olmuşsun Kendi Kendinin

Yarından ümitsiz, geçmişe küskün

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.

Sen “ümit varsın” ya, hayatta baskın

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.



Akıl tımarhane, gönül serseri

İrade itenek ileri geri

Ruhuna haydi “ol” dendikten beri

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.



Düşmüşsün ardına bitmiyor sürek

Kaderin bu senin, söze ne gerek

“Hep benleştik, hep yalnızız” diyerek

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.



Dünya gurbetinde, Hadımköy’desin

Göçmen kuşu musun, acaba nesin?

Kendin bildiğinden beri böylesin

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.



Âlem yaratıldı dendi yolculuk

Gökyüzünden yere indi yolculuk

Üzülme hayatın kendi yolculuk

Yolcusu olmuşsun kendi kendinin.



Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri:

Vatan Olmazsa

Kim bilirdi candan özge sahibi

Toprağın bağrında yatan olmazsa

Ellerin yurdunda sığıntı gibi

Yaşanır, bu güzel vatan olmazsa



Kim bakardı senin gözün yaşına

Kim kıymet verirdi emek, işine

Kim girerdi tatlı tatlı düşüne

Şu nazlı hilali tutan olmazsa



Hicvettim âlemi anla meramı

Bağbozumu baskın yapar haremi

Beni mecnun eden dert mi yara mı?

Susardım gül yüzlü atan olmazsa



Aşka karıştırma öteberiyi

İrticalen yazdım anla geriyi

Bu vatan olmazsa gör bak sürüyü

Ne güdenler çıkar çatan olmazsa.



Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ

Dil Etti Beni?

Sırrı hakikatin yârine vardım

Gönüller okşayan el etti beni

O cihanda birdi, eyledi yardım

Arısız, kovansız bal etti beni



Emir dedi, hissedilir, duyulur

Ölüm olsa yoluna baş koyulur

Sultan yasa yapar şeksiz uyulur

Söyleyeyim diye dil etti beni.



Ben nasıl kızarım, sözüm kızarır

Yüzüne bakınca yüzüm kızarır

Bülbül dala konar özüm kızarır

Muhabbet bağında gül etti beni



Bu yalan dünyanın ahvali yazık

Ömür ki, üç eğri, dört doğru çizik

Bana gönül verdi ezik mi ezik

Düşkünler yurduna yol etti beni



Ardıç ağacının görkemi güzel

Nedir ki meyvesi, döker mi gazel?

Tepetakla eder görünmez bir el

Tutunayım diye dal etti beni



Vuslata yaklaşır insan an be an

Kainatta zikir, en büyük nişan

Tek ülkü, tek rehber Rasûl-ü Zişan

Lâyık değil idim bol etti beni



Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ

Öyle Ya

Zaman ki ne zaman, nasıl edersin

Kendiyle kavgalı olsun öyle ya!

Günahlar onunsa kime ne dersin

Akılı obadan alsın öyle ya!



Tanrı dağlarından inmiştir düze

Hoyrat bakışlarda gelmiştir göze

Sevda ki ne sevda olmuştur bize

Koy ver sevdalara salsın öyle ya!



Gözlerin içine saplansa da ok

Atarda tutanda, boşboğazlık çok.

Erler şehit olur haberleri yok

Bu düzen yıkılsın, solsun öyle ya!



Bacılar, kardeşler seslenin hele

Seslenin de nefes gitmesin yele

Bilin, biraz sonra kopar velvele

Söz ki düğüm düğüm dolsun öyle ya!



Siz dursanız bile gönlünüz durmaz

Gönlünüzde sen-ben, ikilik vurmaz

Gönül şüpheliyse cennete varmaz

“Git” de belasını bulsun öyle ya!



Yaşı kemalini bulduğu zaman

Hayali karlı dağ, umudu duman

Bilirdi ki kardeş, el olduğu an

Saçını başını yolsun öyle ya!



Sevgiyi nakşeder sözün, işlerin

Taşımak zor gelir yağar taşların

Deme ki “nedendir”? Gözde yaşların

Ağlamışım işte, n’olsun öyle ya!



Görülen şu gayret, görülen heves

Şairin şiirdir aldığı nefes

İster doluyla yağ, ister rüzgâr, es

Sen de benim gibi kulsun öyle ya!



Zülfikar Yapar Kaleli


Zülfikar Yapar KALELİ

Yolcusu Olmuşsun Kendi Kendinin Şiiri