Yozgatlı Yakup
Yerini yurdunu bırakıp Yakup
Göç eyledi düştü gurbet ellere
Yozgatın gülüydü can otağında
Gönüller dostuydu gül yüzlü Yakup..
Çalışmaktan yana sıkıntı etmez
Haramı hileyi Yakup hiç bilmez
Yirmidört saat çalışsa of/Aman demez
Dürüstler diyarı Yozgat'lı Yakup..
Göç eyledi düştü Yakup yollara
Bir lokma ekmek için İstanbul'lara
Çalışıp didinip rızk'ın bulmaya
Karar verdi Yakup mutlu olmaya..
Aylar yıllar geçti özlem birikti
Eşi çocukları gözünde tüttü
Düştü Yakup yollara Yozgata gitti
Özlemler hasretler böylece bitti..
Yakup karar verdi yaşamak için
Dönecek İstanbul'a yansada içi
Bu hayat gavgasında var olmak için
Tası tarağı toplayıp düştü yollara
Köyünden yurdundan çok uzaklara
Yaşam savaşı için İstanbul'lara
Göç eyledi gitti can dostum Yakup..
Makedonyalı_Şair Ramazan Çalışkan..
Ramazan ÇALIŞKAN Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Mutluluğumu Verin Bana
doğduk taş duvarlı evlerde
küçüktük büyüdük
kaybolduk kocaman şehirlerde...
nerde benim tezek kokulu sokaklarım
dağlarım yamaçlarım,
okulun bahçesindeki
erik ağacında asılı kaldı
çocukluk anılarım.
dün gibi hatırlarım
nasıl çalardık hayriye teyzenin yumurtalarını
köyümüzde bakkal yoktu
komşu köye giderdik
yumurtalarla şeker almaya
defter kalem
hepsini yumurta karşılığında alırdık.
ne güzeldi!
Abdullah Amcanın taktak helvası
her helva yediğimde çocukluğum gelir aklıma.
paramız pulumuz belki yoktu
ama! mutluluğumuz vardı
peki onlara ne oldu
neden o mutluluklar yok oldu.?
acaba geri'mi dönsem
doğduğum taş duvarlı köyüme
varsın yolları asfalt olmasın
varsın evlerinde lamba yanmasın
bir yudum ekmek
bir içim suyum olsun
bu da yeter bana
yeterki,
eski günlerdeki mutluluğum olsun..
Makedonyalı Şair__Ramazan Çalışkan..
11.07.2014..
Ramazan ÇALIŞKAN
Tahta Masa
Bu gün ben yine gittim beraber gezdiğimiz yerlere
Sanki nazar değmişti
Eski güzelliklere.
Ağaçlar yaprağını dökmüş, otlar sararmış solmuş..
Bizim o tahta masamız hala yerindeydi
Onca seneler sonra seninle beni bekler gibiydi
Nereden bilecekti bizim ayrıldığımızı..
Senden bahsettim ona hüzünlendi
Mutlu bir hayatı var dedim biraz sevindi..
Onun tek dileği vardı, bizim beraberliğimizdi
Onun üstünde içtik yıllarca, sıcak çaylarımızı
Birlikte dilek tutardık
Fallara seninle bakardık, o tahta masada..
O bizim için canlı bir arkadaştı
Yıllar sonra yine derdimi ona açtım..
Sen yoksun buraların tadı tuzu kalmadı
Yanmıyor ışıklarım sen gittiğinden beri
Soldu bak umutlarım senden ayrı düşeli
Ne hayaller kurardım seni sevdim seveli
Yıkıldı gitti hepsi ben seni kaybedeli..
Hiç umut vermeseydin, gönlüme girmeseydin
Sana tutkun şu kalbi, harabe etmeseydin
Ben sana hiç kızmadım istesemde kızamadım
Nereden bilecektin benim yaşadığımı
mevsimlerce her yerde seni aradığımı..
Yıllar önce seninle istemeden ayrıldık
Bir daha izimizi aradık bulamadık
Sen başka bir ülkede ben başka bir ülkede
Yıkılmışsın duydumki şehit haberlerimle..
Ölmeyeni öldürmez derler yüce yaradan
Kolum koptu ölmedim yıllar geçti aradan
Bunda senin suçun yok böyle yazmış yaradan..
Şu kalbime acılar buram buram dolsada
Bu sevdaya şahittir o eski tahta masa
Seni çok seven kalbim unutmaz asla seni
Ne evlilik ne ölüm silemez kalbimdeki yerini..
Makedonyalı Şair..27.09.2012..
Ramazan ÇALIŞKAN
Yozgatlı Yakup
Yerini yurdunu bırakıp Yakup
Göç eyledi düştü gurbet ellere
Yozgatın gülüydü can otağında
Gönüller dostuydu gül yüzlü Yakup..
Çalışmaktan yana sıkıntı etmez
Haramı hileyi Yakup hiç bilmez
Yirmidört saat çalışsa of/Aman demez
Dürüstler diyarı Yozgat'lı Yakup..
Göç eyledi düştü Yakup yollara
Bir lokma ekmek için İstanbul'lara
Çalışıp didinip rızk'ın bulmaya
Karar verdi Yakup mutlu olmaya..
Aylar yıllar geçti özlem birikti
Eşi çocukları gözünde tüttü
Düştü Yakup yollara Yozgata gitti
Özlemler hasretler böylece bitti..
Yakup karar verdi yaşamak için
Dönecek İstanbul'a yansada içi
Bu hayat gavgasında var olmak için
Tası tarağı toplayıp düştü yollara
Köyünden yurdundan çok uzaklara
Yaşam savaşı için İstanbul'lara
Göç eyledi gitti can dostum Yakup..
Makedonyalı_Şair Ramazan Çalışkan..
Ramazan ÇALIŞKAN