Kaynar suda kabuğu ile az pişirilmiş (yumurta).
Petrolün bileşenlerine ayrıldığı tesis.
1. Bir geminin, bir başka gemiye, dubaya iskeleye ya da sola değecek biçimde yanaşması.
2. Bir arazinin, bir kara yolunun, bir demir yolu hattının yatay doğrultuya göre yokuş olan bölümü.
3. Özellikle istasyonlarla vagonlara eşya yüklemek ya da boşaltmak için yapılan, ambarın önünde bulunan set.
4. Füzeli mermi ya da makinelerinin, havaya fırlatmak için üstüne yerleştirdikleri eğik destek.
Düz, geniş başlı, kısa bir çivi görünüşünde, kâğıt veya karton vb. şeyleri bir yere tutturmak için kullanılan araç, pünez.
Açıklamalarıyla 1655 Fen Bilimleri Terimi
Gözlemevi.
Çocuklarda kalsiyum,fosfor eksikliğinden veya dengesizliğinden kaynaklanan biçim bozukluğuna neden olan kemik hastalığı.
1- Bazı bitkilerde, özellikle çamlarda oluşan, katı veya yarı akışkan salgı maddesi, öz su, ağaç sakızı.
2- Çam, elma, erik gibi bazı odunlu bitkilerin salgıladıkları katı yada yarı akışkan, yarı saydam, suda çözünmeyen salgı maddeleri.
1- İki yönlü bir dalgalı akımı, bir yönlü doğru akıma çevirmeye yarayan aygıt
2- Doğrultmaç.
Hareketi tanımlarken kullanılan,hareket etmediği varsayılan nokta ya da cisim.
1. Canlının dışarıdan gelen uyartılara karşı, isteği dışında verdiği ani yanıt.
2. Bir uyartıya verilen ani cevap. Alınan uyartı sonucunda meydana gelen impulsa, beyne iletilmeksizin verilen cevap.
3. Duyusal bir uyarı sonucunda ortaya çıkan istemli ya da istemsiz hareketler.
Duyu, ara ve motor nörondan oluşan en basit mekanizma.
Gece parlak görünen, trafikte güvenlik amacıyla kullanılan bir araç.
Canlılarda kaybolan veya hasar gören bir vücut parçasının yenilenmesi.
Canlılarda görülen, yaraların ve yıpranmış organların yenilenmesi olayı.
Farklı biyolojik kaynaklardan elde edilen DNA moleküllerinin birleşmesinden oluşan yapı.
Mevcut genlerin yeni genotipleri oluşturacak şekilde bir araya gelmesi.
Kalın bağırsağın anüsle sonlanan düz kısmı.
1. Elektrik devresindeki direnci değiştirerek akımın şiddetini değiştirmeye yarayan araç.
2. Elektrik akımının şiddetini azaltıp çoğaltmaya yarayan araç, dimmer.
DNA'nın kendini eşlemesi.
DNA molekülünde bir kopyalama kökeni kapsayan ve peş peşe kopyalanan nükleotit dizilerinden oluşan uzunluk.
Diğer Fen Bilimleri Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Fen Bilimleri Terimleri Sözlüğü