Kaanî kanaat eden; yeter bulup fazlasını istemeyen; inanmış; kanmış
Kaasır zorla işleten; kısa
Kabahat Hafif hapis, para cezası veya meslek ve sanattan alıkonulma ile cezalandırılan, toplum düzenini sarsma bakımından daha hafif olan suçlar.
Kabil kabul eden; kabul edici; olan; olabilir
Kabili rücu Dönülebilir
Açıklamalarıyla 2533 Hukuk Terimi
Kabl-el-işgal işgalden önce
Kabotaj Hakkı Türk kara sularında, Türkiye'deki akarsu ve göllerde gemi bulundurma, bunlarla gidiş geliş ve taşıma yapma hakkı
Kabul İcabın karşı tarafça olumlu biçimde cevaplandırılması.
Kabz alma; elde tutma; edinme
Kabzeylemek almak; elde tutmak; edinmek
Kadastro Arazilerin ve arsaların yerini, alanını, sınırlarını ve sahiplerini belirtip plana bağlama işi.
Kadîm çok eski zaman; eski
Kadri maruf Takdir edilen miktar.
Kadük Değerini, önemini yitirmiş, geçerliliği kalmamış, eskimiş
Kadük olma Değer yitimi.
Kadüklük Kadük olma durumu; değer yitimi
Kâffe hep; bütün; cümle
Kâfi yeter; yeterli
Kagir Taş veya tuğladan imal edilmiş yapı; kargir.
Kaide kural; usul; ilke; prensip; esas; temel;yol; taban; ayaklık
Diğer Hukuk Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Hukuk Terimleri Sözlüğü