Eğitim Sitesi

Online Otomobil-Araba Terimleri Sözlüğü

AAA AAA American Automobile Association kısaltmasıdır. Türkçesi Amerikan Otomobil Birliği’dir.

ABC (Aktif Gövde Kontrolü) Active Body Control Mercedes’in ilk olarak 1999 yılında satışa sunduğu CL Cabrio modelinde kullanmaya başladığı ABC (Active Body Control) yani Aktif Gövde Kontrolü, yeni nesil aktif süspansiyon sistemlerinin öncüsü sayılmaktadır.

ABC sistemlerinin en önemli özelliği bünyesinde anti-roll bar kullanılmaması. Aracın üstün bir yol tutuş yeteneğine sahip olmasını sağlayan ABC, 4-5 Hz’lik titreşimler de bile devreye giriyor. Sensör kontrollü bu sistem, gövdenin yana yatma ve fren anındaki öne doğru yatma eğilimlerini ortadan kaldırmayı amaçlıyor. Bu sayede de yol tutuş ve frenleme güvenliği arttırılıyor.

ABS Almancadaki Anti-Blockier Systemin kısaltmasından oluşur. Bunu bazı firmalar ALS (Anti-Lock System) adıyla da kullanıyor. Tekerleklerin frenleme sırasında kilitlenmesini önler. Bu sistemde her bir tekerlekteki algılayıcılar yoluyla ABS'nin beynine tekerleklerin durumu hakkında bilgi gönderilir. Tekerleğin durduğu iletildiğinde sistem devreye girerek freni kısa bir süre için serbest bırakır. Frenleme sürdüğü için yeniden tekerlek kilitlenir ve sistem yeniden freni serbest bırakır. Bütün bunlar aslında frenleme sırasında bazı sürücüler tarafından uygulanan "pompalama" işleminin makine tarafından yapılan biçimidir. Doğal olarak, bu sistem çok daha çabuk ve etkili bir şekilde çalışır. ABS ile ilgili yanlış bir inanış fren mesafesini "her zaman" kısalttığıdır. Genel olarak bakıldığında otomobillerin çoğunda ABS sayesinde fren mesafesi biraz daha kısadır ama bazılarında ABS ile fren mesafesi değişmez ya da biraz daha uzun olabilir. Ama ABS'nin esas işlevi frenleme sırasında direksiyon kontrolünü sağlamaktır. Böylece, bir virajda lastikleri kilitleyecek kadar sert fren yapıldığında araç viraj dışına kaymadan normal çizgisine yakın bir çizgide frenleme yapabilir. Ya da, frenlemeye rağmen araç duramayacaksa öndeki araç ya da engele çarpmamak için direksiyonu kırarak yana geçebilir ve böylece kaza önlenmiş olur. ABseli araç kullanan sürücülere uyarı: ABD'de yapılan bir araştırmaya göre ABseli araç kullanan sürücülerin daha fazla kaza yaptığı ve bu kazalarda araçların daha fazla hasar gördüğü belirlenmiş. Bunun nedeni ise, ABS'nin nasıl kullanılacağının doğru bilinmemesi. ABS ile ilgili olarak şunların akılda tutulması gerekir: Birincisi, ABS ancak herhangi bir tekerlek kilitlendiğinde devreye girer. Yani tekerlekler kilitlenmediği sürece normal bir fren gibi kullanılır (yani, fren yapılır). İkincisi, ABseli araçların fren pedallarına normal frenlerde olduğu gibi basılır; hafif fren için biraz, sert fren için daha sert gibi. Yapılan araştırmada Amerikalı sürücülerin araçta ABS bulunmasına güvenerek frene az bastığı ve bu nedenle (sürücüye bağlı olarak) daha çok kaza ve hasar meydana geldiği belirlenmiş

ABS Fren Sistemi ABS, kullanıldığı taşıtın kararlılığını, manevra ve durma yeteneğini artırabilen bir fren sistemidir. Dört-tekerlek ABS, tekerlek kilitlenmesini önleyerek, sürücülere acil frenleme durumlarında kararlılık ve yön kontrolü sağlamaktadır. İlk kez 1936 yılında Almanya’da geliştirilen ve patenti alınan ABS, Almanca “antiblockiersystem.” teriminden kısaltılmıştır ve İngilizcesi de benzer anlamdaki Anti-lock Brake System dir. ABS, her tekerleğin yakınında dönme hızını algılayarak tekerleklerin çekiş kaybettiği ve kilitlenmek üzere olduğunu algılayan sensörlere sahiptir. Elektronik kontrol ünitesi (ECU- Electronic Kontrol Unit) bu sinyalleri değerlendirerek, fren basıncını değiştirmek yoluyla tekerlek kilitlenmesini önleyen hidrolik kontrol ünitesine (HCU- Hydraulic Kontrol Unit) komutlar gönderir.

ABS Sensörü ABS genel olarak, kaygan zeminlerde ani ve stabil bir şekilde durmayı sağlayan fren sistemi olarak tanımlanır. Kaygan bir zeminde acemi bir sürücü eğer aracında ABS sistemi varsa, ABS olmayan usta bir sürücüye göre çok daha rahat ve erken durabilir. Sistem bilgisayar kontrollü çalıştığından sürücü sadece frene basılı tutar, gerisini sistem otomatik halleder.

Bu sistemde tekerleklere bağlı sensörler yardımıyla tekerleğin kızaklamaya başladığı hissedilir ve hemen fren gücü kesilir. Yani ABS bir nevi basınç sınırlaması esasına göre çalışır. ABS’siz bir araçla panik freni denilen, tam frenleme yaptığınızda aracın ağırlık merkezi öne doğru kayıp ön tekerlekler üzerine binen yük kat be kat arttığında, eğer aynı kuvvetle frene basmaya devam ederseniz tekerlekler tamamen kitlenir ve kızaklama dediğimiz olay başlar. Kızaklama çok tehlikelidir çünkü araç düz bir çizgi üzerinde direksiyondan bağımsız hareket etmeye başlar. Direksiyon kontrolünün sürücüden çıkması da, muhtemel bir kazanın habercisidir.

ABS sistemi tekerleğin kızaklayacağını fark ettiği anda gücü keser ve freni boşaltır, ardından pompa ile hidroliği tekrar basarak frene yüklenir. Bunu 1 saniye içerisinde tam 15 kez yapar ve bu sayede araç direksiyon kontrolünden çıkmadan yavaşlayıp, güvenli biçimde durabilir.

ABS Fren Sisteminin Bölümleri:
Hız Sensörü
Valfler
Pompa
Kontrolcü
Hız Sensörü
Aracın dört tekerleğine de bağlı olan bu sensörler, tekerleğin kitlenmesini hissedip kontrolcüye veri olarak göndermekle görevlidir.
Valflar
Sistemdeki fren hattında yer alan valflar, ABS fren sistemi tarafından kontrol edilir.
Valflar üç halde çalışırlar, bunlar:
Birinci pozisyon, valf açık; kaliper içerisindeki pistonlara tam güç verilerek frenleme yapılır.
İkinci pozisyon, valf hattı keser; pistona giden hat üzerinde hidrolik akışını keser ve pedala ne kadar basılsa da güç iletilmez.
Üçüncü pozisyon, yarı açık; bu modda bir miktar hidroliğin geçişine izin verilip pistona basınç uygulanırken bir yandan da fren gücü kontrol altında tutulur yani hat tamamen açılmaz.
Pompa
Valftan hat kesildiğinde kaybedilen basıncı tekrar kazanmak için pompa aracılığıyla hidrolik sıvısı basılır. Bu durum valf her hattı kestiğinde tekrar ve tekrar gerçekleştirilir.
Kontrolcü

Araba içerisine yerleştirilmiş, hız sensörünü ve valfları izleyip kontrol eden bilgisayar beynidir. Sistem eğer bir hata bulursa kendini kapalı pozisyona alıp, normal fren gibi çalışma komutunu da yine buradan alır.
Sonuç olarak ABS, tekerleklerin ani frenleme esnasında kızaklamasını engelleyip maksimum fren gücünün sağlanması için görev yapan bilgisayar kontrollü bir frenleme sistemidir.

Açıklamalarıyla 269 Otomobil-Araba Terimi

Adezyon Sıvıların veya madenlerin birbirlerine yapışmasını sağlayan kuvvete adezyon denir.

Demiryolu araçları, gerek duyulan çekiş ve frenleme etkilerini yaratabilmek için teker ve ray arasında oluşan adezyon kuvvetlerini kullanmaktadırlar.

Aerodinamik Aerodinamik, araçların havanın içinde nasıl hareket ettiğini inceler. Aerodinamik genelde hava ile havanın içinde hareket eden katı kütleleri inceleyen bir bilim dalıdır. Otomobillerin hava sürtünme katsayısının düşük olması ve havanın içinden daha kolay geçebilmesi, aracın dengesini ve yakıt tüketimini olumlu etkileyen faktördür.

Air Cleaner Air Cleaner, Hava temizleyicisi anlamına gelir. Otomotiv sektöründe Air Cleaner’ın kullanıldığı terimler arasındaki yeri Hava Filtresi’dir.

Yani Air Cleaner = Hava Filtresi anlamına gelir.

Air Conditioner İklimlendirici bir diğer ismi ile klima anlamına gelir. Air Conditioner hava iklimlendirici anlamına gelir. Motorlu taşıtlarda A/C kısaltması olarak yer alır.

A/C, 2000’li yılların başlarından itibaren otomobillerde opsiyonel değil, standart donanım olarak sunulmaya başlandı.

Airbag (Hava Yastığı) SRS (Suplementary Restraint System) :
Hava yastığı çarpışmalara karşı yolcuyu koruma derecesi son derece yüksek olan bir ek koruma sistemidir. Hava yastığı bir çarpışma sırasında algılayıcılardan gelen uyarı sonunda şişerek, çarpışma yönünde yolcuyu karşılayan koruyucu bir kalkan oluşturur.

Akıcılık Derecesi (Viskozite) Bir sıvının dar bir boğazdan akabilmesine o sıvının akıcılık derecesi denir. Bu, belli bir hacimdeki sıvının belli bir çaptaki delikten akma zamanıdır. Akıcılık derecesi viskozite ile ifade edilir.

Aks Üzerinde bir veya daha fazla tekerleğin döndüğü otomobil eksenine dik bir mildir.

Aks Lalesi Aks lalesi, motorlu araçlarda, motorun ürettiği döndürme kuvvetini akslar aracılığı ile (akis) tekerleklere iletir. Burada hareketli temel iki parça bulunur. Bunlardan ilki motor tarafında bulunan Aks Lalesi denilen parça, diğeri de aks kafası, tekerleklerin olduğu kısımdadır. İşte motorun ürettiği döndürme gücünü aks miline iletirken motordan çıkış noktasında bulunan ve aks milinin içine girdiği parçanın adı Aks Lalesidir. Bu parça aks milinin zarar görmesi durumunda, motordan kolayca çıkarılmasına olanak sağlayan güçlü metalden üretilmiş, aşınması ve bozulması uzun yıllar sürebilecek değerli bir parçadır. Önden çekişli araçlarda sağ ve sol olmak üzere iki adet bulunur. Gerek değiştirilmesi gerekse malzemenin kendi özelliğinden kaynaklanan değeriyle oldukça pahalı bir mekanik parçadır.

Akü (Akümülatör) Akümülatörler elektrik enerjisini kimyasal enerji halinde depo ederek, devrelerine elektrikli alıcılar bağlandığı zaman bu kimyasal enerjiyi tekrar elektrik enerjisine çeviren araçlardır.

Akümülatör Akümülatörler elektrik enerjisini kimyasal enerji halinde depo ederek, devrelerine elektrikli alıcılar bağlandığı zaman bu kimyasal enerjiyi tekrar elektrik enerjisine çeviren araçlardır.

Alt ölü nokta Pistonun silindir içinde inebildiği en alt noktada, yön değiştirmek için bir an durakladığı yerdir. Kısaca A.Ö.N. olarak belirtilir.

Alternatör Şarj dinamolarının aksine dalgalı (alternatif) akım meydana getiren araçlardır.

Amortisör 1. Otomobilde yayları frenleyerek aşırı ani yaylanmaları ve yay salınımlarının devam etmesini önler.

2. Amortisör, makinelerde çalışma sırasında meydana gelen sarsıntı ve titreşimlerin şiddetini ve etkisini azaltmak için kullanılan mekanik veya elektro mekanik makine elemanlarıdır.

Amortisörler hareket yönüne ters, hız ile orantılı bir direnç göstererek darbenin şiddetini azaltma görevine sahiptirler.

Her türlü darbeli çalışan makinede (tekstil makineleri, presler, iş makineleri, kaldırma makineleri, otomobiller…) kullanılmalarına rağmen, en yaygın kullanma alanı otomobillerdir.

Amortisörler, araç süspansiyon sistemlerinde yaylarla birlikte kullanılarak yoldan tekerleklere gelen sarsıntı ve titreşimlerin araba şasisine iletilmeden emilmesini veya en aza indirilmesini sağlarlar. Burada amortisörlerin rolü yaylardan daha değişik bir karakter gösterir.

Bu sistemlerde yay tarafından depolanan enerji, salınımlar halinde şasiye iletilmeden amortisörler tarafından emilir.

İşte bu prensibe dayanarak yolun düzensizliklerinden dolayı meydana gelen darbe ve salınımları, yaylar, araç gövdesine iletmeyerek depolarlar. Amortisörler ise hareket yönüne ters doğrultuda gösterdikleri direnç ile gerek ilk anda tekerlekten gelen enerjiyi ve gerekse yayda depolanan enerjiyi yutarak ısıya çevirirler. Böylece sarsıntıları azaltırlar.

Amortisörler, sadece aracın konforu için gerekli elemanlar değillerdir. Aynı zamanda tekerleklerin yolu iyi kavramaları gibi önemli bir fonksiyonu da yerine getirirler. İyi bir amortisör virajda savrulmayı önler. Tekerleklerin yere iyi basmalarını ve zıplamamalarını sağlayarak hem çekişi artırır, hem de fren yapıldığında duruş mesafesini kısaltır.

Amortisör Takozu Amortisör takozu adından da anlaşılacağı gibi, amortisöre bağlanan bir parçadır. Bu parça tekerleklerin içinde bulunduğu çamurlukların tepe noktasında ana şaseye bağlantı noktasında, tekerleklerin sağa ve sola dönerken rahatça bu görevi yapması için rulmanlı (bilyalı) bir parçadır. Bu parça zamanla aşınır vazifesiniz yapamaz hale gelir. Bu durumda aracınızla çukurlara girdiğinizde sesler gelir. Takırtı ve lak-luk şeklinde ses verir. Bu durumda yapılacak işlem bu parçanın acilen değiştirilmesidir.

Ana yataklar Ana yataklar, motorda krank milini taşıyan yataklardır.

Diğer Otomobil-Araba Terimleri

[1]2 3 4 5 ... Son Sayfa

Terimler Sözlüğü Ana Sayfa

Açıklamalı Otomobil-Araba Terimleri Sözlüğü