Güncel Ekonomi, Bankacılık terimleri sözlüğümüzde Enflasyon terimi ile ilgili, kısa açıklayıcı bilgiler aşağıda gösterilmektedir. Enflasyon nedir? Enflasyon ne demek? Enflasyon hakkında kısa bilgi gibi içerik arayışınıza cevap olabilecek kısa bilgiler sayfamızda yer almaktadır.
Enflasyon Terimi Hakkında Bilgiler
Ekonomi, Bankacılık Terimi Olarak Enflasyon:
1. Tüketici fiyatlarının arttığı ve satınalma gücünün eridiği ekonomik durumdur. Fiyatlar genel seviyesindeki değişimdir. Bugün için, parasal bir olgu olduğu ve uzun dönemde parasal bir büyüme olmadığı sürece enflasyonun artmayacağı genel olarak kabul görmektedir. Toptan eşya fiyat endeksleri, tüketici fiyat endeksleri, üretici fiyat endeksleri ve özel kapsamlı TÜFE göstergeleri gibi çeşitli endeksler aracılığı ile ölçülmektedir.
2. Tüm mal ve hizmetlerin genel fiyatlarında görülen artış oranı. (Belirli malların fiyatlarında diğer malların fiyatlarına oranla ortaya çıkan artışlarla karıştırılmamalıdır.)
3. Fiyatlar genel düzeyindeki sürekli artışı ifade eder. Enflasyonun olduğu bir ortamda, arza göre talep fazlalığı söz konusudur.
4. Fiyatlar genel seviyesindeki sürekli artış eğilimidir. Enflasyon, tüketici ve üretici fiyat gelişmelerini gösteren ve TÜİK tarafından yayımlanan resmi endeksler ile ölçülmektedir. (Inflation)
Tarih Terimi Olarak Enflasyon:
Dolanımda bulunan para miktarıyla, malların ve satın alınabilir hizmetlerin toplamı arasındaki açığın büyümesi nedeniyle ortaya çıkan ve fiyatların toptan yükselişi, para değerinin düşmesi biçiminde kendini gösteren ekonomik ve parasal süreç.
Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimi Olarak Enflasyon:
1- Mal ve hizmetlerin fiyatlarının yükselmesi sonucu paranın satın alma gücünün düşmesidir. Enflasyonun nedeni, dış satımın (ihracatın) az, dış alımın (ithalatın) çok, üretimin az, tüketimin çok olması yani bütçe açığıdır. Bir devlet ürettiğinden çok tüketiyorsa, sattığından çok alıyorsa enflasyon yaşar.
2- Piyasadaki para miktarının, mal miktarına oranla çok olması ve paranın değerinin düşmesi durumu. Para şişkinliği.
3- Bir ekonomide toplumsal talebin (toplumun herhangi bir mala veya hizmete olan ihtiyacının), toplam arzdan (topluma sunulan mal veya hizmet miktarından) fazla olmasıdır. Bu durumda ürün miktarından fazla tüketici olduğu için ürünün değeri yükselir, paranın değeri düşer. Kısaca enflasyon, ülke piyasasında bulunan paranın, üretilen mal ve hizmet değerinden daha fazla olması durumunda ülke parasının değer yitirmesidir.
Coğrafya Terimi Olarak Enflasyon:
Ekonomide belli bir mal ve hizmetler bütünü için karşılık gelen maddi değerin sürekli ve hissedilir artışını ifade eden bir durumdur.
Ziraat (Tarım) Terimi Olarak Enflasyon:
Dolaşımdaki paranın dolaşımdaki mal hacmine oranla artması, para ve para yerine geçen her türlü senedin mal hacmine göre şişkinliği. Basit bir tanımla genel fiyat düzeyinin devamlı artması ve paranın değerinin düşmesidir.
Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi Terimi Olarak Enflasyon:
Mal ve hizmet fiyatlarının genel seviyesini artıran ve dolayısıyla alım gücünü düşüren oran.
Benzer Ekonomi, Bankacılık Terimleri
Enflasyon Hedeflemesi (Inflation Targeting): Merkez bankalarının genellikle hükümetlerle birlikte, para politikası amacı olarak belirli bir enflasyon rakamını hedeflemeleridir. Bu tür bir uygulamada, hedeflenen enflasyonun, beklentileri etkileyebildiği ölçüde, nominal çıpa görevini üstlenmesi öngörülür. Diğer politikalardan farkı, enflasyon hedefinin net bir şekilde kamuoyuna duyurulması ve bu konu ile ilgili doğrudan sorumluluk alınmasıdır. Uygulamada, uygulayıcı kurum olarak merkez bankaları amaca yönelik bir araç bağımsızlığına kavuşmaktadırlar. Diğer bir deyişle, merkez bankaları, kur ve faiz politikalarını enflasyonu kontrol altına almak amacı ile istedikleri biçimde kullanabilmektedirler. Bu tür uygulamalar, bir ekonomideki tüm büyüklüklerin nominal çıpa özelliğini kaybetmesi sonucu bir zorunluluk olarak da ortaya çıkabilmektedir. Bu tür bir politikanın başarısı için, güçlü ve sağlıklı bir mali yapı, enflasyon ile para politikası araçları arasında gözlenebilir ve istikrarlı bir ilişki, güvenilirlik, bağımsızlık, hesap verebilirlik ve şeffaflık gibi unsurlar ön koşul olarak sayılmaktadır. (Inflation Targeting)
Enflasyon Risk Primi: Enflasyonun, beklenen enflasyonun üzerinde gerçekleşmesi halinde oluşacak kaybı telafi etmek amacıyla reel faize eklenen risk primini ifade etmektedir. Diğer bir ifadeyle, nominal faiz oranı; reel faiz oranı, enflasyon beklentisi ve enflasyon risk primini içermektedir. Bu risk primi enflasyonda dalgalanmaların yaşandığı, belirsizliklerin olduğu ülkelerde söz konusu olmaktadır. (Inflation Risk Premium)
Enflasyon Telafisi: Yatırımcıların reel kayıplara maruz kalmamak için talep ettikleri, enflasyon beklentisi ve enflasyon risk primi toplamına eşit büyüklüktür. (Inflation Compensation)
Enflasyon Vergisi: Para, tedavüle çıkaran kurum açısından yükümlülük; talep eden, elde tutan kurum ve kişi açısından ise bir varlık olarak düşünüldüğünde enflasyon, parayı ihraç eden kurumun yükümlülüğünü, parayı elde tutan kurumun ise varlığını reel olarak azaltır. Bu anlamı ile enflasyon, gelir elde eden açısından vergi özelliği taşımakta, dolayısıyla vergi gibi satın alma gücünün transferine neden olmaktadır. (Inflation Tax)
Enflasyona Endeksli Tahvil: Anapara ve faiz ödemeleri belirli bir fiyat endeksine bağlı olan ve bu şekilde reel değer kaybına uğramayan tahvillerdir. Bu tahvillerin reel getirisinin enflasyondaki değişmelere rağmen oynaklık göstermemesi, yatırımcılara öngörülebilir net bir getiri sunması nedeniyle, bu tahviller riskten korunan yatırımcılar tarafından tercih edilmektedir. (Inflation Indexed Securities)
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Online Ekonomi, Bankacılık Terimleri Sözlüğü